30 Ağustos 2006 Çarşamba

Tatil


Ön not: Yazının gecikmesi için kusura bakmayın, anca vakit oluyor.

Yazıların durmasından, boğazımdan geçenler çalışmasının akmamasından da belli olacağı üzere geçen hafta izinliydim ve tatile çıktım. geçen pazar(20.08.2006) sabahtan Ankara'yı terkedip bu pazar akşamüzeri döndüm. Tatil çalışması Oya ve Emre ile birlikte yelkenli kiralayıp 6 gün boyunca orada yaşamak, rüzgar varken eğitmen kaptanımız eşliğinde yelken yapmak, göcek koylarında tekneyle gezmek, gecelemek şeklinde özetlenebilir.

Ayrıntılandırmak gerekirse, Göcek sanırım Fethiye/Muğla'ya bağlı bir belde. Bir balıkçı kasabası imiş anlaşılan ama şimdi yat turizmi merkezlerimizden olmuş. Doğal yapı olarak bolca yarımada ve adaya sahip bir koylar silsilesi barındırması sayesinde bu tür turizme çok elverişli hale gelmiş. Açık denizden korunaklı olması, tekne/yelken vb. tür spor için uygun eğitim ortamı olmasını da sağlıyor. Göcek ile ilgili daha geniş bilgi Hakan Öge'nin şu makalesinden edinilebilir.

Emre Benim eski işyerimden arkadaşım, Oya da onun hanımı.

Biz bir acenteden? bir adet 34.3 ayak(feet) boyunda yani 10.5 metre kadar bir yelkenli tekne kiraladık. Bu tekne 2005 model Benetau marka Oceanis Clipper model bir bot. Esas hareket yöntemi rüzgar, yani yelkenli bir araç bu. Bir adet ön(cenova ya da belki flok) bir adet de ana yelkeni var. Bir adet direği var. Rüzgarsız durumlar için mazot yakan bir motoru bulunmakta. 3 adet ikişer kişilik kamarası var ama hava durumundan dolayı sürekli kamaraların dışında, teknenin sırtında uyuduk.

Aslında çok kopuk kopuk anlattığımı biliyorum ama neden bu kadar ayrıntı verdiğimi belirtmem lazım: Biz tatilimizi yelken yapmaya çalışarak ve bunu yapabilmek için de yelkenlide yaşayarak geçirdik. Yani yelken sporu tatili.

Ha nedir birader senin yelkenle ilgin derseniz, yoktu diye cevap vermek durumundayım. Hiçbir ön bilgim olmadan Emre ve Oya'nın teklifine icabet ettim. Denemiş oldum ve beğendim diye özetleyebilirim.

E sen bilmiyordun da bilen var mıydı bu tekne işlerini: Evet diyebiliriz sanırım. Emre'nin kaptanlık ehliyeti var, pratiği az, Oya'nın da az pratiği var. Bu pratiklerin, kendilerinin geçen sene katıldıkları bir yelken yarışından geldiğini belirtmeliyim. Fakat bu kadar birikim tabii ki tekneyi kendi başımıza zaptetmemize yetmeyecekti. Bu noktada bu tür organizasyonlarda bulunabilen "kaptan kiralama" seçeneği devreye giriyor. Bu hizmet de oturmuş bir hizmet fakat benim fikrimce kaliteli personel eksikliği var. Bu fikrimin oluşma sebebi de ilk kaptanımızla yaşadığımız 3 günlük tecrübe. Biz ve kaptan birbirimizle anlaşamadık ve 3. günün sonunda ayrıldık. Teknemizin sahibi, 4. ve 5. günlerimiz için başka bir kaptan ayarlayabildi. Bu da demek oluyor ki son günümüz olan 6. günde yalnız kaldık. Bunu aşağıda anlatacağım.

Tekneyi, kaptan kavramını, alınan hizmeti, gidilen yeri, katılımcıları özetledikten sonra 6 günümüzün günlüğüne geçelim:

  1. 20.8.2006 pazar sabah 06:30 Ankara'dan çıkış, akşamında 18:00 da Göcek'e varış. Tekneye yerleşme ve teknede yatış.
  2. pzt dingi(dıştan takma motoru olan ve sürekli tekneye bağlı olan, bu gibi durumlarda kullanılabilen şişme lastik zodyakımsı bot) ile Aytın koyuna gidiş ve yüzme
  3. pzt öğlen Tansel kaptan ile tanışma, 14:30 çıkış. Yelken. akşamında küçük kapıdan yarımadasında(belki karşı gömün koyu?) geceleme ( demir + kıçtan kara)
  4. salı kilise koyuna hareket, 12-15 arası yelken + motor ile yolculuk. mezar ile manastır koyları arasında körfezde yelken antremanı
  5. salı gece 17:00 kapıdağ yarımadası iskele olan koyda(burası mı gömün?) geceleme ( tonoz + iskeleye kıçtan kara ) ( güzel alman ailesi ama sıfır temas :)
  6. çarş sabah 11:00 koydan çıkış
  7. derin koy(deep bay) öğlen yemeği
  8. akşamüzeri Göcek marina(portgöcek) giriş, kısa tartışma ve Tansel kaptan terk. Su vb. ikmali.
  9. 24.8.2006 (perş) sabah Nizam kaptan tanışma ve 10:30 göcek marina çıkış. Motor+ Yelken + Motor ile Tersane koyu alarga. Öğle yemeği arası.
  10. 14:00? tersane koyu çıkış. Yelken ile Fethiye Turunç Pınarı koyu etabı. ( açık deniz hep yelken ) 15:40 varış.
  11. erken varış sonrası yarım saat açık deniz yelken antremanı. Antreman sırasına usturmaça düşürme. usturmaça almak için suda adam var(Oya). 17:00 Turunç pınarı iskele, ( tonoz ve kıçtan kara ) restoranda yemek, karada, çardakta uyku.
  12. cuma 12:00 turunçpınarı terk. Göcek bedri rahmi koyu (tomb bay) hedefli açık deniz etabı ( hep yelken )
  13. 14:30 bedri rahmi alarga, yüzme, deniz ve yemek molası.
  14. 15:30 bedri rahmi terk, koy içi kıçtan kara antremanı.
  15. 16:00 koy terk. motorla göcek marina.
  16. 17:15 marina bağlanma, Nizam kaptan liderliğinde kıçtan kara. Nizam kaptan ile ayrılış.
  17. 17:30 göcek marina terk. motorla küçük salsala koyu hedef. ( yelken denemesi fakat yetersiz rüzgar )
  18. 18:20 salsala baştan kara. sök, kıçtan kara ( antreman )
  19. cts sabah dingi ile büyük salsala, 2 yerde denize giriş ( oya ve emre )
  20. 11:45 küçük salsala terk. motor + yelken ile gizli koy ( fathom bay ).
  21. 12:30 gizli koy demir + kıçtan kara. yemek ve deniz molası.
  22. 14:00 gizli koy terk. göcek körfezde küçük ada - kayalık hizasına kadar  ( gocek'e 4 mil ) yelken.
  23. motorla mazot iskelesine kadar seyir.
  24. 17:00 motorla göcek marina varış.
  25. mooring + kıçtan kara ( personel destekli )
  26. cts akşam teknede geceleme.
  27. pazar sabah 06:30 araçla göcek terk.
  28. pazar akşam 17:00 ankara varış.

Not: Koy isimleri pilot kitaptan, harita genel komutanlığı göcek haritalarından ve yerel kişi ağızlarından alınma, o nedenle biraz karışık.

Ankara'dan Göcek'e giderken Afyon, Denizli, Fethiye yönü izledik ki bu yol yanlış diye değerlendirilebilir çünkü Denizli'den sonra Fethiye taraflarına kadar seçilmesi gereken yol Burdur tarafından gelinirse seçilecek olan yolla aynı. Dolayısı ile boşa uzatılmış oluyor güzergah. Dönüşte Göcek, Fethiye, Burdur, Afyon, Ankara yolu izledik ki, bu saat olarak daha anlamlı. Yolda bir yol üstü yerinde bir ailenin işlettiği bir işletmede bir kahvaltı yaptık ki, neyse afiyet oldu bize.

29 Ağustos 2006 Salı

Boğazımdan Geçenler 28.08 haftası



Tatilden döndüm. Boğazımdan geçenler projesinde bir haftalık bir boşluk oldu. Bu arada Gökhan da başladı bu tür bir çalışmaya. Ben de yöntemi azıcık değiştirip daha kolay yorumlanır kılmak istedim. Haftalık olarak yazacağım, böylece çok korkunç boyutlara ulaşmayacak yazı.

030920062210:80:1 bardak süt
030920062000:80:biraz patlamış mısır
030920061930:80:1 karamelli buzlu frappe.. bişiy
030920061700:80:2 bardak su
030920061300:80:bol peynir, bol yeşillik, 2 dilim gözleme, domates, salatalık, 2 porsiyon üzüm, bir dilim boş pide,  2 fincan çay, 1 bardak su
030920060950:80:1 porsiyon kahvaltı gevreği süt ile, ayrıca yarım bardak kadar süt
020920062337:80:1 bardak nar suyu
020920062030:80:zeytinyağına banarak bir dilim ekmek, küçük akdeniz salata, yarım dilim pizza, 1 bira
020920061700:80:1 kupa çay
020920061445:80:1 bardak çay, yarım porsiyon sucuklu yumurta, karpuz, peynir, 4 adet zeytin, 3 dilim ekmek
020920061340:80:2 bardak çay, yarım poğaça
020920061000:80:3 bardak çay
020920060740:80:yarım porsiyon kahvaltı gevreği süt ile
020920060440:80:1 adet soda
010920062100:80:1 adet nektarin ( köse şeftali )
010920061950:80:1 porsiyon makarna, 70 gram teneke içinde sardalya( sevmedim tadını ), 1 bardak nar suyu
010920061535:80:1 bardak çay, fütursuzca sakız ( evet )
010920061430:80:bol sakız ( yine yuttum tabi ki )
010920061200:80:1 tabak mercimek çorbası, birer porsiyondan az et sote ve pilav, 1 bardak su
010920060810:80:yarım porsiyon kahvaltı gevreği süt ile
010920060345:80:yarım bardak meyve suyu, 1 soda
310820062340:80:1 soda
310820061940:80:2 bardak şarap meyve suyu karışımı bişiy, bol kısır, patates salatası, zeytinyağlı fasulye, 1 dilim peynirli börek, 1 kurabiye, biraz mısır cipsi, birkaç adet çerez, 2 porsiyon ev yapımı limonlu dondurma, 1 bardak su
310820061640:80:2 kupa çay, 2 bardak su, 5 dilim bisküvi
310820061210:80:2 kupa çay, 4 dilim peynirli tepsi böreği
310820061140:80:1 kupa çay
310820060930:80:1 adet misket domates, 2 adet biskrem, 1 kupa çay
310820060805:80:yarım porsiyon kahvaltı gevreği süt ile, ayrıca bir bardak kadar süt
300820062230:80:4 bardak kazoz
300820062000:80:3 bardak çay, biraz bisküvi
300820061830:80:3 bardak çay
300820061650:80:1 tabak börülceli pırasa, 1 bardak üzüm suyu
300820061030:80:sucuklu yumurta, peynir, kızartma, domates, salatalık, ot, bol çay, 1 bardak limonata, 1 sade Türk kahvesi, 2 bardak su
300820060030:80:4 bardak kazoz
290820062350:80:1 meyveli soda
290820061830:80:1 tostada(meksika fasulyeli ıvır zıvır), 1 sade kazoz
290820061730:80:1 bardak su
290820061210:80:çorba, taze fasulye, bulgur pilavı, 4 dilim baklava, 1 kupa çay
290820061130:80:1 kupa çay
290820061030:80:1 kupa çay
290820060910:80:1 adet biskrem ve 1 kupa çay
290820060800:80:1 kase kahvaltı gevreği süt ve meyve suyu ile
280820062000:80:fırında patates, peynir, köfte, tavuk, sucuk, köz biber, köz domates, salata, 2 bardak rakı, 1 bardak şarap, çerez, elma ve erik kurusu, 1 soda, 2 bardak su, az helva
280820061600:80:1 kupa çay
280820061310:80:1 kupa çay, 2 sakız(işim bitince yutacam)
280820061210:80:çorba, patates, pilav, 2 bardak su
280820061100:80:1 sakız(işim bitince yuttum), 1 rocco strip ağızda eriyen şeker
280820060840:80:1 paket kaymaklı bisküvi, 1 kupa çay


17 Ağustos 2006 Perşembe

gözlem çerçevesi


Bir konuda hüküm vermek için o bağlamın dışına mı çıkmalıdır; yoksa düşünce çerçevesinin dışına çıkmak, karar verebilmek için gereken tüm ayrıntıları görememeye mi yolaçar.

Doğru yorum sahibi olmak için tüm ayrıntıları görmek gerekir, ve ayrıntıları görebilmek için iyice resmin içine mi sokulunmalıdır; yoksa yorum yeterince geniş açı istediği için yukarıdan genel bir fotoğraf mı çekmelidir.

Bu neden önemli derseniz, hüküm hakim olmayı gerektirir, ki kararın tüm vebali verendedir.



13 Ağustos 2006 Pazar

gecikerek tamamlanmış bir ödev

İşyerinde Emre adında bir arkadaş var. Yeni yılın(bu yıl canım, 2006 başı yani) ilk gününe dair bir yazısını 8 ay kadar önce, paylaşmış idi ve ben de bu yazıya biraz yorum yazayım demiştim. Bu eleştiriyi bu gece yapabildim anca. Biraz gecikmeli oldu sanırım. Ama en azından bitirdim bu işimi. Bakalım Emre nasıl tepki verecek. Herhalde eleştirinin bu kadar geç gelmesi asıl konu haline gelir değil mi...

İlginç bir şey olursa eklerim buraya.

Saygılar.



Ek: Emre güldü, eğlendik, teşekkür etti.


12 Ağustos 2006 Cumartesi

Güveç Lokantası

Eğer bu bılog tantanasında kendimi anlatıyor isem, Yörükhan Güveç Lokantası'nın buralarda yer tutmaması mümkün değildi. Aklıma anca, bugün orada yine yemek yiyince geldi, şimdi yazıyorum.

Bu Lokanta Aşağı Öveçler Mahallesi 7. Cadde Pazaryeri karşısı Ankara adresinde. Altuntaş ailesi işletiyor. Adı güveç ama sadece güveç satmıyor, tencere yemeği, ev yemeği gibi kavramlarla anlatabiliriz sanırım buranın yöntemini. Erol abi asıl işi gereği tüm Türkiye'yi dolaşmış, Muğlalı, damağı ince birisi. Nurcan hanım da titiz, hamarat ve mutfakta başarılı birisi. Sonuç bize kilo olarak dönüyor.

Bugün(12 Ağustos 2006) akşamı teşrübe adında arge faaliyeti(Erol abi öyle dedi) yemeği yedim. Bu yemek Kilis yemeği. kuşbaşı kuzu eti ve kuşbaşı doğranmış, kızartılmış patlıcan kızartılmış kuşbaşı doğranmış ekmek parçaları üzerine döşeniyor. Et ve patlıcanın üzerine de yoğurt. onun üzerinde de kırmızı pul biber. Yuttum.




Boğazımdan Geçenler


Sanki diğerlerini bitirebiliyormuşum gibi, burada yeni bir projeye başlamaya karar verdim :)

Mümkün olduğunca, boğazımdan geçen herşeyi buraya yazmaya çalışacağım. Ne kadar sürer bilmiyorum. Amacım boğaz-mide yapılarımı disiplin altına almaya çalışmak, belki kilo bile verebilirim. Tahmin edileceği üzere,  buna Gökhanın yazdığı şu yazıdan sonra karar verdim.

Şöyle birşey:
zaman_damgası:kilo:boğazımdan_ne_geçti


190820062345:80:1 soda
190820062245:80:1 meyveli soda
190820062200:80:1 soda
190820062115:80:portakal şekerlemeli çikolata
190820062000:80:1 porsiyon kuşbaşılı pide, 1 schwepps limon
190820061630:80:biraz çerez ve 1 litre sprite
190820061400:80:kaşarlı omlet ve zeytin ve bir dilim ekmek ve 1 bardak su
190820061130:80:3 tane vivident sakız(yuttum)
190820060900:80:1 kupa şekersiz çay
190820060850:80:bir dilim ekmek yanında peynir ve salam
190820060129:80:1 meyveli soda
180820062230:80:litrelik schwepps elma
180820062030:80:sodalı ayran, 1 avuç kadar karışık çerez
180820061900:80:bir porsiyon et döner, 1 ayran, 1 bardak su, 1 sade Türk kahvesi
180820061730:80:çeyrek açma
180820061700:80:1 adet biskrem
180820061537:80:2 adet siirt fıstığı
180820061240:80:3 bardak şekersiz çay
180820061215:80:bir kaşık patlıcan yemeği, çorba, bir kaşık bulgur pilavı, bir adet biber dolması, bir bardak su
180820061150:80:1 adet biskrem
180820060904:80:3 adet biskrem
180820060314:80:1 soda
170820062338:80:biraz gazoz
170820062230:80:1 soda
170820062130:80:baklava, bisküvili kolay pasta, baharatlı kek, çay, elyapımı vişne likörü ve zıkkımın peki
170820062000:80:kısır,patlıcan salatası, börek, şarap, su, nohut salatası, zeytinyağlı barbunya, salatalık, domates
170820061915:80:1 bardak su
170820061641:80:2 adet eti tutku
170820061602:80:1 beypazarı sodası
170820061242:80:1 bardak su
170820061240:80:1 kupa şekersiz çay
170820061230:80:patates salatası
170820061040:80:yarım litre kadar kefir
170820060837:80:1 kupa şekersiz çay
170820060837:80:1 poğaça
170820060800:80:yarım litre kadar kefir
160820062330:80:1 meyveli soda
160820062130:80:1 avuç karışık çerez
160820062110:80:sodalı ayran
160820061915:80:karpuz
160820061645:80:4 adet biskrem bisküvi
160820061518:80:2 adet eti negro bisküvi
160820061250:80:1 porsiyon karpuz
160820061400:80:1 bardak su
160820061250:80:1 kupa şekersiz çay
160820061230:80:2 bardak ayran
160820061230:80:çeyrek ekmek arası 2 köfte
160820061150:80:2 bardak su
160820060915:80:1 kupa şekersiz çay
160820060850:80:1 poğaça
160820060500:80:biraz gazoz
150820062300:80:2 adet meyveli soda
150820062300:80:1 avuç karışık çerez
150820062200:80:2 bardak gazoz
150820062200:80:peynirli salata
150820061830:80:1 bardak su
150820061530:80:1 adet armut
150820061400:80:1 kupa şekersiz çay
150820061330:80:yarım poğaça
150820061230:80:1 dilim ekmek, salatalık, domates, peynir, maydanoz
150820060900:80:3 kupa şekersiz çay, bir bardak su
150820060850:80:1 adet poğaça
150820060710:80:1 adet nektarin
140820062200:80:1 kavun(evet bütünü, ama parçalar halinde :)
140820061955:80:1 litre ayran
140820061945:80:barbunya konservesi
140820061600:80:5 adet eti tutku
140820061530:80:3 bardak su
140820061530:80:yarım poğaça ve birkaç zeytin
140820061230:80:1 çeyrek ekmek arası peynirli sand.
140820061000:80:1 bardak su
140820060900:80:3 kupa şekersiz çay
140820060850:80:1 poğaça
140820060735:80:1 bardak kadar şişeden süt
140820060400:80:1 bardak su
130820062315:80:1 bardak kadar şişeden süt
130820062235:80:2 poğaça
130820061915:80:biraz patlamış mısır
130820061915:80:1 schwepps elma
130820061830:80:1 ice tea light
130820061830:80:1 kalbim benecol denemesi
130820061800:80:1 külah dondurma
130820061630:80:karpuz
130820061515:80:ayran
130820061509:80:bir damacana su
130820061400:80:2 salkım üzüm
130820061030:80:kahvaltı=3 bardak çay, portakal suyu, kır pidesi, ekmek, erzincan tulumu, beyaz peynir, yumurta, sucuk, sakal sandövijj, domates, salatalık, simit
130820060823:80:yarım bardak su
130820060016:80:bir başka beypazarı sodası
120820062233:80:1 beypazarı sodası
120820062000:8?:akşam yemeği güveç vukuatı=yarım porsiyon mısır çorbası, 1 porsiyon teşrübe, 1 ankara gazozu, 3 bardak şekersiz çay, 1 fincan menengiç kahvesi
120820061800:80:1 sade türk kahvesi
120820061648:80:1 bardak su
120820061555:80:şişeden yarım bardak süt




İletişimde dil - (Hırs yaptım)


İletişim kategorimize pek dikkat etmediğimizi, onu pek bir boşladığımızı farkettik. Baksanıza Zuleyla arkadaşımızın cesaret verici ve devam getirmemiz için bizi hırslandıran yorumunu bile farketmemişiz. Bunda Gökhan'ın da suçu var biraz, hafif şeyler yaz dediği için. Suçu dağıttıktan sonra işimize bakalım:

Zuleyla'nın ilk iletişim yazısına yazdığı yorumda da ipuçları olan kodlama, işaret gibi akademik kavramları gündelik anlamlara taşımaya çalışırsak, iletişimde kaynaktan hedefe iletişim ortamı içinde giden iletinin görüntüsel/şematik/görsel/sözdizimsel/fiziksel? özellikleri olmakla birlikte bir de anlamsal/semantik/tinsel? özellikleri vardır. Zarf ile mazruf gibi, nasıl anlattığımız ile ne anlattığımız gibi... Çok dağıtıyor muyuz bilmiyorum ama şematik özellik derken iletinin kodlandığı dilden bahsediyoruz biraz. Semantik özellik derken de kaynağın hedefe ne anlatmak istediğinden bahsediyoruz.

Bu noktada bir anket yapsak, nasıl mı daha önemlidir sizce, ne mi daha önemlidir? desek... Neyse okuyan kendi düşünsün.

Benim tepkim tabii ki anlamın sönük kalmasına. Dillerin güçlüsü ve güçsüzü vardır kuşkusuz, ama  kaynağın hedefe aktarmak istediği anlamın aktarılabilir olmasındaki dilin çeşidinin etkisi ne oranda olabilir en fazla. Vasat bir dil kullanmak aktarımı ne kadar tehlikeye atar. Aktarılacak anlamı korumak adına güçlü bir dil kullanmak için uğraşmak nasıl bir kayıp yaratır. Mesala dilde oluşacak karmaşa yükü bir çeşit tehdit midir.

Şu konumuzun problem evreni olarak sadece Bilgi ve iletişim dünyasının matematiksel kodlama, sinyalleşme, ağ teknolojileri gibi başlıklarına sınırlandırmak istemiyorum. Döneceğim nokta orası olacak fakat dikkat edilirse aktarmaya çalıştığımız konu çok kolayca sosyal bilimler dünyasına da taşınabilir. İlk makalede teknoloji kullanarak aile ile iletişim kurmak örneklenmişti hatırlarsak.

Bu yazı burada dursun... kafamı toplayamıyorum şimdi.

Saygılar.



Çayyolu


Bu çayyolu ilginç memleket. Canı sıkılan havai fişek patlatıyor. Hatta bak şimdi gene patlattılar da aklıma geldi, yazayım dedim, ikinci kez aynı noktadan atılan maytap çalışması izlemekteyim. Milletin işi yok fişek patlatıyor arkadaş. Ben canım sıkılınca oturup geçmesini bekliyorum. En fazla belki kitap falan okurum o kadar. Bu millet villasının bahçesine çıkıyor, otururken, nabalım arkadaş diyorlar, hadi fişek patlatalım deyip kenardaki dolaptan çıkarıp patlatıp seyrediyolar. İlginç.

Ama insanlara da kızmamak lazım, üç ay önce yapılan yolları bir gün içinde kapatılıp 4-5 metre daha aşağıya(evet aşağıya, 4 metre kazı yapıp yol insan yapısı bir hendeğin/vadinin içine alınıyor) yapılabilen insanın bu kadarcık aşırılığı belki de hoş karşılanmalı...

Bahsettiğim yol çalışması Beysukent-Angora Evleri-İncek Yolu Kavşağı-Uludağ Kebapçısı Kavşağı bağlantısını yapan yeni yapılmış bağlantı yolunun İncek yolu kavşağından kebapçıya kadar olan kısmının artık olmaması çalışmasıdır. Allahım delirecem, niye yaptın birader yeniden yapacaktıysan...

Ek bilgi cayyolum.com sitesinden bulunabilir.


9 Ağustos 2006 Çarşamba

denetim


denetimi ele alabilmek, ya da elde tutabilmek için mi güç lazımdır.

güç sahibi olmak denetimi ele geçirmeye de yarar değil mi.

o zaman denetim gücün çocuğudur diyelim şimdilik.



8 Ağustos 2006 Salı

istanbul yolları


Sevgili günlük,

Uzun süredir birşeyler yazmıyorum, evet. işte(mesaide) olanları yazmamaya çalıştığımdan ve mesaimiz dışında pek hayatımız olmadığından konumuz kalmıyor doğal olarak.

Aslında bugün de iş işledik ama mesaiyi şehir dışında yaptık. Dolayısıyla bize yazacak yol çıktı. Ankaradan sabah 5te çıkacaktık, İstanbul randevumuz ötelenince biz de yola geç, sabah 7 gibi çıktık. sıcak, nem pek konu olmamakla beraber İzmitte öyle bir yağmur yağdı ki tatlı uykumdan uyandım. - ben sürmüyordum aracı tabi-
şöförlük yapan arkadaşın deyimi ile nerede ise boğuluyorduk.

Neyse bundan başka ilginç birşey de yolda sabah sabah 4 adet otobüsün Ankara-İstanbul otoyolunun(Anadolu Otoyolu bu yolun ismi, biliyoruz değil mi) farklı noktalarında kalmış olması idi. Sabah sabah bu ne  hararet dedik, geçtik.

Baktık aç değiliz, düz İstanbul devam ettik, Bolu dağı ritüelini dönüşe bıraktık.

İşimizi halledip akşamüzeri 18 gibi dönüşe geçtik.  dönüş yolunda üzerimize kıranlar, kontrolsüz şerit değiştirip önümüze tehlikeli şekilde geçenler gibi klasik yol vukuatlarının dışında birşey olmadı.

Akşam yemeğimizi dağda İsmailin yeri, Sabahattinin yeri ya da Berceste gibi yerlerde yemedik.

Gittik Hancı Kamyoncunun yerinde yedik. Burası İstanbuldan gelirken Bolu Dağı mevkiinde otoyoldan(Kaynaşlı Gişeleri) çıkıp sola dönünce hemen ilk kilometrede. (Ara Not: İşbu yazı anında tünel yok daha. Ankara-İstanbul otoyolu, ortasında D-100 üzerinde dağ geçişi olan iki parçadan oluşmakta) Kamyoncu adam ağzının tadını bilir, hem de hesaplı olur bilgimiz bizi yine doğruladı. İki kişilik sac kavurma istedik, önden ballı yoğurt ikramı geldi. Salata geldi. Arkadaş bir de ayran istedi. Bunları yedik bitirdik. Yekün 10,5 ytl hesap ödedik.

Yolda kamyondan, kamyonun üstündeki kamyoncudan korkalım fakat kamyoncu lokantalarından korkmayalım, sevelim onları, özen gösterelim.

Saygılar.


Not: Akşam 1030 gibi Ankara gişelerden çıktık. Ortalama en fazla 130-140 . Budur.



1 Ağustos 2006 Salı

güç hukuk ve ahlak


Güç paradigmasının karşısına hukuk ya da ahlak konulabilir mi.

hukuk teorisinde güç nasıl yer alır. Gücün ne tarafta olduğuna dayalı bir kararı var mıdır hukukun.

Güç ile ahlağı kapıştırmak ve ahlağın galip gelmesini istemek aynı zamanda ahlağın güçlü olmasını istemek değil midir.