Dikkat: 18 yaşın altına, çok kibarlara, alınganlara uygun değildir. İçten yanmalı bir beynin döküntüleridir.
Peh, bana bunlarla gelmeyin kardeşim. İçimiz dışımız ısınma oldu, donuyoz la biz burda. Hem ayaz hem kar olur mu be. Kar dediğin adam gibi uslu uslu yukardan aşşa iner. Bu ne şimdi yan yan, havada gezinmeler falan.
Ben mi yaktım altınıza piknik tüpünü len. Ulen allahsız tosbaalar, bu trajediyi gözümüze sokarken bile pazarlayarak sokuyosunuz len hibinolar(hipopotam gibi bişey, yanlış anlaşılmasın)
Adamın biri çıkmış film satıyo, ne anlatıyo bu film, bi ayı bi buzun üstünde kalmış. iyi. Adam kim, ayıdan beter. Eski başkan adayı. İyi güzel. Başkanlık gündeminde var mıymış şimdi bu dedikleri. ilk maddede mesela kyoto'yu imzalayacam, sonra da anlaşmayı dürüp büküp...e o pardon. üstüne de orada yazanların kat kat fazlasını yazan zorunlulukları yazan yeni bir yazı hazırlayacam, ilk ben imzayalacam, herkese de -en güçlü ben olduğum için- zorla imzalattıracam... demiş mi. Dememişse ben anlamam arkadaş. Bana ne çocuğu elinden kaçmış da, nerdeyse eziliyomuş da, sonra oturup düşünmüş de vırt vırt zırt zırt. Hadi yürü de ense traşını görelim.
Ha ne diyorduk, ben mi yaktım altınıza piknik tüpünü, tam tersi siz tam altımıza tüm petrol kuyularını yakmadınız mı len tekzenler. Hala da canınız sıkıldıkça dürtüklemiyonuz mu. La bütün memleketin dibini oydunuz, yetmedi tüm kıtayı yaktınız ey şaşkalozlar.
Bana bak hey ordaki, evet sana söylüyorum okuyucu, hiç aklından "ama bireysel olarak.. " falan geçirme kaşıklarım o bireysel laflarını. Ben bir bireyim, herifin bireyi benden üç tane ediyor be. Adamın poh çuvalının tek kanadı bir ben ediyor be. O birey birey değil de ben mi bireyim. Hay bireyim ben bu işi.
Babam "biri bi bok yese, sen de mi yiyecen" derdi, onu demiyorum, yanlış anlaşılmasın okuyucu. Ödevlerimi biliyor ama bu ne çıldırtan denge diyorum.
Yeter ulan düşün yakamdan be. nereyi açsam ısınıyoruz. Herifçioğlunun memleketinde altı silindirli üç litre motorlu araca küçük diyolar olm, sen ne konuşuyosun. İki kişiden büyük aileler kamyonla geziyolar. Ha bak arada aklıma ne geldi, bu dangozlarda nüfus planlaması var mı, yoksam boğazladıkları yerli insancıklardan aldıkları topraklara daha yeterince yayılamadılar mı hala. Adam tabi neden küçük capon arabasına binmiyo, binmez tabi, yukarıda açıkladığımız enine iki ama dikine onlarca kanat/kat tan oluşan kaidesini sığdıramıyo da ondan. Hay ben böyle kaidenin içine ... diyecem, düşündüm zaten içi o diyeceğimden dolu, boşverdim. O kadar şeyi nerden biriktiriyo bu yaydoz derseniz de bufaloları kesip kesip ekmeğin içine gömüp yuvarlıyolar derim. Azıcık ağız tadınız olsun len öğütücüler.
Of rahatlayamadım,
Kraldan çok kralcıyız biz be olm. Yok aynı zamanda da ne oldum delisiyiz. Bi de dışarda ne görsek evde anamızdan istiyoz. Bir furyadır gidiyor, ısındık, yandık, dibimiz tuttu diye, sanki dün yaktılar ocağın altını. Malmısınızolm. Hepimiz birlikte yaptık evet de, bi baksanıza şu savaş zamanında çekilen uydu fotolarına, memleketi yaktılar la, ısınmamış mıdır orası. Çernobili ben mi patlattım yanıbaşımda. Metmozor mudur metzamor mudur metzahor mudur ne haltsa, o santral buna rağmen artık yanıbaşımda da değil, kıçımın tam kenarında çalışmaya devam etmiyor mu hala.
Demin capon dedim aklıma geldi, bu yerdenbitmeler daha elli yıl önce nıhıhahao diye birbirini kesmiyolar mıydı.
Öteki de gelmiş getirin, dünyanın tüm bilgisayarlarını getirin birbirine bağlayacam antimaddeyi bulacam diyo. Bana mı buluyon len, bulunca bi de kıllısından istersin ki sen.
Doyumsuz insan.
Kendi kendine yetebiliyor musun, cıscıbıldak kaldığında hayatta kalabilecek misin, o önemli. Bana zaten derdimiz o demeyin, değil. Şu anda yapılan istiladır işte.
Bu yazı böyle bitmeyecekti, toparlayacaktım ammaa, koy gitsin.
Not: Fikir sponsoru Atlas dergisine teşekkür ederim.