15 Nisan 2007 Pazar

Havadan sudan, eften püften ya da ordan burdan


Herkese merhaba,
Gördüğünüz üzere yazı ekleyemedim ve yorumları toparlayamadım bir süredir. Gerekçelerim belli ama ben bir kez daha karalayıvereyim şuraya: Burayı günlük olarak kullanmıyorum, -kimse lütfen üzerine alınmasın- bu oldu, şu oldu diye haber havadis noktası değil de yazmak istediğim, içime dert olan, düşünüp düşünüp çözemediğim şeyleri yazıyorum, ve yalan konuşmamak, açık açık demek lazım ki yazabiliyor muyum diye bakıyorum. Konusu gündelik olmayan, yazmalıyım bugün diye bir zorunlulukla sündürülmeyen, içimde halihazırda varolan korları söndürmek için, ya da yepyeni ışıklar görüverdiğimde onları satırların arasına dolgu etmek için, ya da belki sadece -evet, evet- gün içinde önüme çıkıveren tek bir kıymığı (battı ya) suda kaynatıp çorbasından yazı etmek için yazıyorum bu yazıları.

Yazıları pörtletiyorum çoğunlukla, hazırlıklı olmuyor, başka yerlerde yazıp üzerinden binyediyüz kere geçip toparlayıp buraya taşımıyorum, eğer bu yönetim şeysinin teknik sıkıntıları olmazsa. Bu diyorum, zira yazıları çoğunlukla panelden yazı ekle penceresinin içinde yazıyorum, çıkıyorum. Doğru, altım kuru kalıyor, ahaha.

Yani toparlarsak, özünde yazı olsun diye yazıyorum, içerik olarak o kadar da hayati şeyler yazmıyorum. O nedenledir ki de yazılar oluyor sadece burada. Atlayan zıplayan şeyler, süsler, resimler falan çok ön plana çıkmıyor, hatta çıkasıları varsa da höt deniyor şahsım tarafından. Sade yoğurt, sadece sütlü/vanilyalı dondurma gibi oluyor burası. Bu sayede hızlı yükleniyor, yazılar esas odak noktası oluyor falan sanıyorum, seviniyorum. Ama ben -bildiğiniz gibi- çeşit olsun diye değişik şeyler yapmayı seviyorum. Sırf iş olsun diye yeni lezzetler de deniyorum, işimi ince eleyip sık dokumadan da değiştirebiliyorum. Yani zor ayağa kalkıyor ama kalkınca da şöyle iyice bir dolanmadan oturmuyorum. İlla ki de aynı yere oturmuyorum.

Of uzattık, diyeceğim o ki bu yazıda yine farklı şeyler yapacağım. Hem renk olacak, hem uzun süredir yokluğuma cevap olacak, hem de eğer olursa güzel bir kapak olacak. Kapak ne diyorsan, iyi oku okuyucu. Atlarsan bi daha açıklama yok, ona göre. Kaçırma.

Bi kere neler oldu, bizdenbi arkadaş askere gitti, işler yoğunlaştı. Hareket eder oldum. Mesela cuma günü uçtum Trabzona, ordan iki saat de doğuya, şu meşhur sahil yolumuzdan. Size bir şey diyeyim mi, bitmemiş o yol. Otoyol diyenlere de bakmayın, iki geliş, iki gidiş bölünmüş yol işte. Ha o da en iyi yerinde. Bazı şehir geçişleri daha bitmemiş, bitti denilen tüneller ışıklandırılmamış, havalandırılmamış. Şerit, tablela desen hak getire. Ha yolu kısaltmış mı evet. E peki sahilin içine etmiş mi, ona da evet. -Burası propoganda oldu, devam edeyim ben-

Gideceğimiz yere vardık. Akşama kadar işimize başlayamadık. Gerekli altyapı için debelendik, başka başka işler ettik. Ha yapmasak, iş ortada kalacaktı. Oramızı buramızı yırttık ama en azından temel bir noktaya gelip işimizi edip koştura koştura gerisingeri akşam uçağına yetiştik. Bu sayede bazı blogcularımızın efkarlı, heyecanlı ya da kendilerinin içinde ne varsa o duygu ile hep baktıkları kapkara denize, Karadenize öyle doya doya bakamadık. Bakanlarla da görüşemedik.

Zamanda daha geri gidersek, hediye olarak yeni bir telefon aldık. Eski yazılarda demiştim, günün teknolojilerini kullanmıyorum, temkinli yaklaşıyorum, ekonomik ömür kavramını gerçek tutmaya çalışıyorum diye, hatta bunu görsel malzeme içermeyen yazılara gerekçe diye yazmıştım sanırım. O durum artık değişti millet. Yani aslında değişmedi de, elimdeki eski telefon ekonomik ömrünü yitireli yıl olmuştu, en sonunda altını(şarj) tutma yetisini de yitirdi. Güzel bir zaman denkgeldi, özel telefon yenilendi arkasında bir kamera ile.




Eski telefona bir selam olsun üst fotomuz.
İşte şu alttaki telefonla oynaşıyorum yeni bir meşgale olarak. Ivır zıvır, cart curt çekiyorum. Bu yazı da buradan sonra bir kolaj olacak, bir enstelasyon(hahayyt) olacak şu ana kadar seçilenlerden/çekilenlerden/seçilenlerden.


Ha mesela şu, bir taşla iki kuş olsun, yeni tel ve bir önceki yazıya konu olan kazak, e tabi başına o felaket gelmeden önce.



Gece pek geç vakitte işten çıkıp eve gidiyorum. Bunu yine bol bol yazamamama sebep niyetine alın, giderken yolum şöyle alttaki gibi birşey, ha ev dükkandan 3 kilometre uzakta, 3 dakikada gidiyorum, o ayrı.



Ha bu arada, yazmıyorum diye gitmiyorum, yemiyorum sanılmasın, Güvece gidiyorum tabii. Yediğim haltlardan birkaç örnek de alttadır.


çatalhöyük müydü bu.
kabak çiçeği dolma(bulursanız kaçırmayın derim)
kapama,  mantar kavurma, elma hoşafı, gavurdağı salata
kapamanın üstte yeşil durduğuna bakmayın, renk oyunu olmuş o, asıl böyle.
bu da Cem'in yediği yuvalama idi herhal.
yine bir ar-ge çalışması, ıspanak çorba
niğde tava


Hepsini bir günde/anda yemedik tabii, o kadar da değil arkadaş. Suyunu çıkaracam ya yazının, çektiklerimin hepsini birden koydum. 3 farklı güne dair notlardır bu üsttekiler.

Ulen o kadar yiyosun, biraz da evde et şu işi diyenler için hemen alta alalım sizi.



Kibar bir şeberme olacak, yine fotoğraf makinesi gibi davranılan telefonun benden çektikleri ve şirket reklamı altta bununan pozda efem.



Bakın çok amaçlı bir poz daha, hem bolca yazdığım berber Muharrem abinin neticesi, hem tel reklamı hem de optik oyunlarla bezenmiş şebek ben. Böyle anlattığıma bakmayın, çektim oldu işte.




Daha bir önceki yazılarda dert ettiğim ve sonuç itibariyle Antalya'ya karşı ödev olarak yaptığım fikri mülkiyet haklarına aykırı davranışın vesikası da şu oluyor. --Alakasız--Aa baktım da, kepçe de varmış bu üstteki fotoda.



Haber niyetine yazayım, daha önce de yazdığım Ümitköy/Çayyolu/Opet arkası Tadım Pizza farklılıklarına bir yenisini ekledi(ne komik oluyor değil mi haberci dili, salla) Müziğin yanına şiir dinletisi gecesi de yapmaya başladılar. Dün akşam ilki idi bu gecelerin, mekan sahipleri çok ısrar etmişler, kıramadık, bu da orada tıkındıklarımızın resmidir. Şiir okuyan Filiz isimli şair hanımı da çektim ama çok karanlıktı, anlaşılmıyor.



Şimdi sonuç olarak, halim vaktim yerindedir, keyfim de gıcır. Başımın kalabalık olma gerekçelerini, gelcem yorumlayacam deyip de ifa edemediğim görevleri biliyorum, ama blogları takip etmiyor da değilim, gelecem. Elim değdiğince, zamanım olduğunca ziyaret ediyorum. Bi abime bi yamuk olmuş gibi hissettim geçen gezerken, acımam dalarım, ona göre mesela. (ayar)

Yazmayanlara ufak ufak uyuz oluyorum, demeden geçmem, ona göre.

Yazmayan, bırakan çok olsa da, hala takip edilmesi çok zor, geniş bir blog ödevi var, yetişemiyorum, kendime de uyuz oluyorum, ona göre.

Bu yazıyı yazarken farkettim ki bu görsel ekli yazı işi bana uymaz, pek böyle yazı beklemeyin, uzun sürüyor, sevmedim, yani tarz çok da değişmeyecek, ona göre.

Ahayt, konu sıkıntısı mı çekiyorum. Yapmayın. Yazmak için konu aramıyorum ki, konu beni yaz diye üstüme atlarsa, beynimi kaşındırırsa yazıyorum ki.
Çok beklemeyin ama.

Yine bi bu arada daha. gergin abi beni yazmış. Eğer oğlan düşüyor, tutalım diye düşündüysen kaygılanma abi, buradayım. Ayrıca nasıl sevindim belli değil. Dur hatta gidip bi yorum yazayım altına. Ulen ne zor  ve sıkıcı işmiş fotolu yazı. Yapmeycem bi daha.

Yorumlara cevap da vereceğim, onu bekleyin.

İsimsizlere karşı kayıtsız kalma davranışım devam ediyor biliyorsunuz, ama artık tanıdık isimsizler var, onlara da ayıp etmek istemem, şimdiden bir arıza çıkarırsam affeyleyin.

Neyse kolaj bitti, yeterince kalabalık ve zor yüklenen bir yazı olmuştur inşallah bu sefer(dalma kapağı bu oluyor)

23 yorum:

Çağlar dedi ki...

dolphinblue 15/4/2007
...

çağlarım sen ne dersen de

bu bloğa resim çok ama çok yakışmış. helede senin resmin. o ne tatlı şebek bir surat öyle :)))

bakıp bakıp ekrandan çıkarıp yanaklardan pelin gibi sıkasım geliyor. haniymiş abidik gubidik çağlarım der gibi :)))

ayrıca yemekler iştahımı kabarttı. gidip bişeyler atıştırayım barii... rejim bozma nedenim sadece ve sadece sen ve bu blog olacak haberin ola!

dolphin

Çağlar dedi ki...

hbasak 15/4/2007
fotoğraflı siteler

bence de resim işi iyi olmuş. Keşke kurumuş kırmızı şarap lekesi nasıl çıkarılır'ı da adım adım fotoğraflama imkanı olsaydı. O zaman kurumuskirmizisaraplekesinasilcikarilir.com'u senin için kaydederdim, fotoğrafları ve anlatımı oraya koyar, internet camiasına faydalı bir hizmet verirdik. Şimdi ben bizim sokağın köşesinde enginar soyan amcayı fotoğraflayıp enginarnasilsoyulur.com'u hazırlamayı düşünüyorum :) Heykel projesine gelince o iş şehirdeki tüm heykeller gibi iddialı bir şekilde olmaz da x şehrinde rastladığım, hoşlandığım, görüntülediğim heykeller şeklinde olabilir anca....Bazı heykeller var, fotoğrafını çekip bir kenara koyuyorum ama kim yapmış, ne zaman yapmış, ne zaman oraya dikilmiş tespit edemiyorum. Belediyeye falan sormak gerek herhalde onu da yapamıyorum....Bir de gittiğim şehirlerde varsa saat kulelerini ve ilginç bulduğum Atatürk heykellerini çekmeyi seviyorum (ilk aklıma gelen örnek Gökçeada'daki fötr şapkalı, kısa boylu Atatürk)Projeler nasıl da çok değil mi? enginar soyma sitesi ve türevleri, wc projesi, rögar projesi, saat kuleleri, atatrük heykelleri, şehir heykel projesi.....allah sonumuza hayra getire

Çağlar dedi ki...

farmau 16/4/2007
upuzun olmuş !!!

Gerçekten güzel bir yazı olmuş özellikle yemek görüntüleri bir harika:P

Anlattıklarında ilginç bu arada ,laf sokanlara cevap mı veriyosun yoksa sende mi öyle bir şeyler yapıyosun anlamadım ama neyse...

Çağlar dedi ki...

yicemkelleyi 16/4/2007
selamün aleyküm

efenim iyi haftalar ossun,
yazı güzel,beğendim,tadı yerinde.özellikle bir ayrıntı var ki takdir ediyorum.pilav olduğunu düşündüğüm tencereye nemini alması için kapatılmış bez(yahut havlu kağıt)
biliyorsunuz bu işi müyendis bey,annenizi takdir etmemek imkansız(öyle ya başka nerden öğrenecektiniz değil mi?)
bir başka yazıda görüşmek ümidi ile
saygılar
not:duvardaki kalem lekeleri konusunda ciddi idim :(

Çağlar dedi ki...

kevserbanu 16/4/2007
banu dedi;

Çağlar'ı resim yükleme sürecine sabretmeye ikna edebilirsek çok renkli yazılar bulacağız demektir.Ben bu son yazıyı çok bir keyifle okudum çünkü.
Efendim burdan bu siteyi yeni keşfettiğimiZ vArsayımıyla şöyle diyebiliriz,
Bu Çağlar;

*işini bilir.

*1.resim:
Yenilik delisi değildir.Düzdür ama bu değişik olmadığı anlamına gelmez.

*2. resim:
Kazağının süper renkleri vardır tarafımdan bu kazak kıskanılmıştır :p Ve hakını yemeyelim yakışmıştır.Şımarma Çağlar.


*3. resim:
Çok ilgilenmiyor görünse de mavi ve turuncu zıtlarını tek karede yakalayan güzel bir sosyete mahallesi yolu fotosu çekmiştir:)


*4. resim:

Ağzının tadını bilmektedir Ve Güveç'i keşfinden dolayı her akşam şükür duaları etmektedir.

*11. resim:
İşin usatalarını da tanımış olması hasebiyle de evde de uygulama yapmaktadır.

*12. resim:
İşini sevmektedir. Boynunda işin reklamını taşıyan karelere poz vermektedir.

*13. resim:
Ciddi bakarım hayata ama eğlenceliyim de mesajı bu karede ortadadır. Sence of Humor başlığı uygundur bu kareye.

*14. resim:

Petöfi konusunda bilgi edinemk isteyen sitenin yakın tarihinde araştırma yapmaya sevkedilmiş ve yüzeysel okuyuculardan hoşlanılmadığı kapalı şekilde hatırlatılmıştır.

*15. resim:
"Gölgeli şiir okunması hadisesi" hakkında yorum yapabilmek için biraz ışığa ihtiyaç var. Bu kareyi titreyen ışık ve akşam yemeği diye yorumlayası gelir görenin.


Devamını dileyip saygılar sunduk Çağlar Hocam :p

Çağlar dedi ki...

imbirgaripsinbirgaripler 16/4/2007
**

bu resim işi benimde hoşuma gitti güzel olmuş.okunanları somutlaştırıyor iyi oluyor ama son söz gene blog sahibinin:)benim telefonun değişme vakti gelmedi daha allahtan sapa sağlam maşallah.ama kamerası olsa fena olmazdı hani.fotoğraf makinası gibi her yerde kullanırdım ben onu.bozayim bari ben telefonu:)yemekler süper görünüyor valla ilk fotoğrafta canım çekti sonlara doğru doydum:)

Çağlar dedi ki...

hayat1987 17/4/2007
mrb

güzel olmuş yakışmış sayfaya resimler resimlerin...
yemekler iştahımı kabarttı hepsinden yiyesim var :)
bizim yörenin yemeğide varmış orda düşerse yolun bizim yörede de yediririz...

Çağlar dedi ki...

figoltx 17/4/2007
:))

Ben de o lezzetli yemeklerin hepsini ayni ogunde yedin sandim, aman ha mide fesatina ugrarsin :))) Angola'dan sevgiler.

Çağlar dedi ki...

atalet 18/4/2007
=)

ama..
bi süre sonra sıkıyo bu resim ekleme işi..
yükleme sitesi su koyuvermediğinde.. blogcuda sorun çıkıyor..
hadii.. gitti onca zaman..
ilk heves geçecektir diyorum =)
ama kazakla tanışmak .. ve yemekler hoş olmuş =)

Çağlar dedi ki...

pelinsworld 18/4/2007
şaşırttın beni :))

niye hep seni kilolu daha doğrusu göbekli düşündüm acaba :))
tel almakla, zırt pırt resim çekmekle, yediğini içtiğini göstermekle iyi yapmışsın :) tamam her seferinde bu kadar resim ekleme zaten, bakarken yorulup aniden acıkabiliriz :) ve de hakikatten inandım kazağın kurtulmuş :))) o da bir aşk fotoğrafıydı sanırsam :)))
ps. zigana geçidi yerine yada alternatifi olarak yapılan otobandan mı bahsettin yazında?

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 18/4/2007
Nassı yani göbkli değil miyim şimdi ben

* Dolfin:
Şimdi efem akıtma yanak kadar olmasa da yanak vardır bende biraz. Emme mıncıklatmam arkadaş. Eskiyo. Ve ayrıca rejimler zaten bozulmak için değil midir. Aha bakın şekilbira-göbek.

* Başak:
Bu *.com işinden eğer para kazanmayacak isek pek taraftar değilim, çok zengin olmam gerek :)
Bi de iş olsun da çamurdan olsun, di mi.

* Farmau:
Laf soktum sadece. Ama dağ tavşana küsmüş, tavşanın haberi olmamış ;)

* Yicemkelleyi:
Ve aleykümselaamm,
Kağıt havlu efem. Ve evet anam-babam sağolsun, onlardan öğrendim.

* Banu:
- Yok resim mesim kardeşim, sıkıştırmayın aaa.
- Evet yenlik delisi değilim,
- Kazağı vermem. Hem sana çuval olur,
- Sosyete maallesi mi. sensin o, ayrıca kanımızda fotoculuk vardır biraz atadan gelme. Sadece zavallı telefonlara işkence edilmesi taraftarı değilim pek, ondan uğraşmıyorum,
- Ağzımın tadını bilmem, iyi yemek dediler, yiyorum,
- Ustalık Antalya'dan gelmekte yukarıda da dediğim gibi,
- İşini sevmeyen eğer alternatifi varsa hemen bıraksın, işe de yazık,
- He bakarım, (bence of humor diyesim geldi, ama demedim sayın)
- Açık açık diyorum bakın tekrar, Arşivin didiklenmesi yazılara verilen değerdir diyorum, böyle yapanları bi başka seviyorum,
- Ha yannış anlaşılmasın iki sap oturduk yemek yidik. Evet ışık pek az olmuş ormantik hava vermiş, alakası yok.

* İmbir:
Kırma makineyi, yazık. Kendi bozulur o merak etme. Günümüzde teller pek bi narin gari.

* Hayat:
Yöresel yemek işini bu Güveç iyi beceriyor. Ondan da çok seviyoruz. Urfa da bulursun, Antep de, Malatya da Muğla da...

* Figoltx:
Ama Angola yemeği bulabileceğimizi sanmıyorum Güveç'te :) Hoşgeldiniz tekrar evinize bu arada.

* Atalet:
Salla resim işini abla. Canımız isterse koyarık. Kazak iyi di mi. --Bu kadar dedik, göze gelir mi ki-- (daha ne gelecek olm)

* Pelin:
Nası, ben göbekli değil miyim şimdi. bu telefonun fotoları insanı ince gösteriyo o zaman. :D
Kazak fotosu şarap kazasından öncesine aitti. Ama emin olabilirsiniz, temizlikten sonra bu fotodakinden daha güzel görünüyor.
Yazıdaki yol, Karadeniz sahil yolu. Geçen gün şatafatlı bir şekilde açılışı yapılan. İnanmayın otoban dendiğine. Bildiğimiz bölünmüş yol sadece.

Çağlar dedi ki...

ipeksol 18/4/2007
düş

..
yine ne oldu..kim gitti..bak valla meraklanıyorum sen ce kutuma pörtlek smiley koyunca..gitmeyen kaldı mı ki çağ..valla sen ben bide karakedi...

zaten canım da sıkılıyor..hadi toplan bizde gidelim desek..bizi aman dööönnn nolursun diyecek birini sana kızları bulamayacaz..iyisimi sen düğün çorbanı içene kadar sıkalım dişimizi oturalım..şunun şuracığında ne kaldı ki içmene..dimi çağ..bak valla elini çabuk tut..10 sene daha yazamayız buralarda..

..


ay hadi gittim ben..gitar şeysi antrenman günüm..ne demekse..bende bilmiim ki..ce kutum senindir..hatta bitanede sana yapalım..varmıydı ki..bak hiç dikkatimi çekmedi..ne biliim yec den sevından seversin..alalım sana da bi..hemde kııımızzıııı..

..

gittim..

valla

Çağlar dedi ki...

ipeksol 18/4/2007
düş

..

resimdeki asker kafalı senmisin yoksa...

anaaa..nedense şişko göbekli kısa boylu kel diye canlandırmıştım seni..



.
.
.
.
.
.

yalan...

tam düşündüğüm gibisin..


afacan deniss


...................
...................
......................



http://ipeksol.blogcu.com/2640358/


yazıma konu oldun..yaşa çağ..

Çağlar dedi ki...

Icha 19/4/2007
kitap hakkında..

Şiir kitapları 3er 5er maaşallah bulunmuş..
hala çıkamadım bi sahaf turuna, umarım İstanbul'da da ulaşabilme şansım olur..

Çağlar dedi ki...

farmau 19/4/2007
yoruma yorumun yorumu

Bak çağlar gecenin bu vaktinde tam üç dakika yirmi iki saniye düşündüm ve yorumma yazdığın yorumaltında bana ne demek istediğini anlayamadım.Açıklamayı acilen bekliyorum hatta sabahı bile bekleyemeyeceğim ama neyse herkes ben gibi gece kuşumu sanki deyip susuyorum.Sabah olduğunda ilk işin bana bir açıklama maili atmak olsun yoksa kurbişlerimi toplar yatıya senin bloğa geliriz haberin olsun.

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 19/4/2007
açıklama yorumu yazsam?

* İpek:
Gidenleri salla ablaa. Ben burdayım şimdilik. Sen de duruyorsun di mi.
Hee, amanın abla? sen de mi beni yakmak istersin, düğün çorbası falan, amanınnn.
Cee-kutusu... ben tırsıyorum, zaptedemem. İstemem kutu mutu valla. Kırmızısı hızlı giderdi ama yok yok kalsın.

* Bi daha İpek:
He alabrus kafalı benim. şişko, kel ve kısa değil miyim şimdi ben. e olduu, tamam.
Yazı için çok teşekkür ettim ve hemen gittim altına yorum patlattım. Darısı başka konuların başına.

* Ayça:
Hoşgeldin Ayça. Ne zaman döndün sen.
Yok, çok tane bulmadım. Bi tane buldum kitabı. Gerisi fotokopyacıların şaheserleri.
Sende Şubat 2006 ya kadar geldim ama yoruldum, ara verdim. Daha okuyacam.

* Farmau:
Şimdi hemşerim bak, bu alemde kaç hemşerin var senin. Bi tane abi hemşeri bul, buldun mu. Ben diyorum ki ona geçen; -bence- şirazesinden çıkmış, endazesi kaçmış, şakülü şaşmış bir yorum geldi. Olgun abim bunu göğüs istopu ile yumuşattı ve rahatlattı ama ben rahatlayamadım. Uyuzluğum tuttu, ince ince kendi çapımda bu konuyu -muhatabına kapak olsun diye- işledim. Ha ne oldu, artık bize eğlence sadece. Boşver.

Çağlar dedi ki...

atalet 19/4/2007
=)

ama sergide kendini nasıl bulduunu söylememişsin çağlar.. okur yazar çağlara gönderme koymuştum.. bak iki güne kapanıcak sergi ona göre.. =)

Çağlar dedi ki...

farmau 19/4/2007
offf püff

Topu topu bir açıklama istedim daha da fazla aklımı karıştır demedim ki ben.
1.Şimdi hemşerime bunu yapan ben miyim?
2.Eğer bensem niye haberim yok!!!
3.Seni anlamakta neden zorlanıyorum ki şimdi ben..
Neyse uzatmayacağım daha fazla zaten yeterince uzatmış oldum.Gereksiz yere vaktini de almış olduk,kusura bakmazsın artık..

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 19/4/2007
şaşkın bakkal tartıda...

* Atalet:
Çok teşekkür etmemiş miyim ben o hoş foto için. Afedersiniz. Foto demişken, sürmeli psikologun koltuğuna uzanasım geldi, hastası oldum gözlerinin.

* Farmau:
1) sen değilsin. üstüne alınmayasın.
2) sen değilsin dedik ya :)
3) sen zorlanmıyosun, ben karıncanın belini incitmemek için karışık anlatıyorum.
Kusur musur yok hemşerim. Bak keyfine. Zaten zamanım olamazsa yazmam, anlarsın adamın vakti yok :)

Çağlar dedi ki...

pelinsworld 20/4/2007
saçma sapan anlamsız gereksiz yinede yazılmış bir yorum....

ne yani cep tel.nun kamerasına filitre mi koydun :))) o yüzden mi incesin :) bide enine çizgiliyi tercih etmişsin
yok inanmam
tombul diilsin çağlar,
gördüğüm düşündüğümden farklı geldi :)
ama yoksa tombul musun? şu atkılı parkalı resminde filtreyi çıkarmış da olabilirsin :)
beynim bulanıkken iyi beyin bulandırırım :)
beni kaale alma şu ara :)
ama tombul diilsin :)
bir de konular beni illa yaz demiyor şu ara bana
hani sen konu aramıyormuşsun ya
önüme gelen malzemeyi şöyle elimin tersi ile geri yollıyasım var, nefesimi tutup en fazla kaç dk dayanabileceğime bakasım var...
benim tatil'e ihtiyacım var :)
sevgiler

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 20/4/2007
bir öneri

* Pelin:
filtre yok tabi. tamam o zaman incecik, dal gibi bi çocuk olayım bari ben. O parkalı resimde biraz lahana adamım. yani üstüsteyim, ondan :)
Peliin, bişi dicem, hatta bi öneri. tanışıyosunuzdur, ya da tanışın. likelife'ı da alıp götürsene şu tatile...
Mesela...

Çağlar dedi ki...

sharquteri 25/4/2007
geç olsun güç olmasın

Güzel bir kolaj çalışması ve ince bir yazı olmuş. Valla diğer yorumlarda da değinildiği gibi daha tombulca ve gıdı sahibi bir çağlar bekliyordum ben de... Ama maşallah tığ gibi adammışsın sen...

İnsanın muhattabını görüp kafasında canlandırması güzel birşey. İyi olmuş, seni tanıdık... Ben de bazen "kendimi çok fazla mı öne çıkarıyorum, aslında ürünü öne çıkarsak daha güzel olmaz mı" diye soruyordum.. Şimdi az da olsa destek geldin bana. Şunun şurasında blog aleminde kaç erkek evladıyız...

Kazak güzel, renkler çarpıcı...

Sen de sabocuymuşsun hoca takdir ettim. Ben de hep "sabo doktor terliği" tercih ederim...

Hadi sağlıcakla...

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 5/5/2007
yorumlar öksüz kalmasın, şeker de yiyebilsinler - 1

ya valla tığ gibi değilim yeccim, bayaa bi davul var önümde. ama hakkını vermek lazım, yeni foto makinası rolü yapan tel ince gösteriyo demek :P

he bak, biz erkekadamlar olarak azınlıktayız di mi, neden böyle ki.

ve ayrıca ucundan sabo tanımada ustaymışsın, takdir ettim, saygılar....