1 Nisan 2007 Pazar

En nihayetinde kavuşma - Petöfi


Bugün şu yazıda uzun uzun tartıştığımız kitabı elime alabildim. Bilmeyenler ya da hatırlamayanlar için aklımda bir şiir vardı hatırlayamadığım, onun peşinde idim. Vukuat o. Şiir, kitap, adam bulundu. Bana yardım eden Yağmur'a da buradan teşekkür borcum idi. Sağolsun.
Kitap zamanında evde olup da kaybettiğimiz kitabın aynısı evet. Ve okudukça şiirleri hatırladım sırayla. Benim aklımı kurcalayan şiir aşağıya alacağım ilk şiir. Ama tüm kitabı hızlıca okuyuverince bazı başka şiirleri de buraya almak istedim. Aralarda kısa fikir kırıntılarımla. Buyrun;


Kitabın başında çevirmen Tahsin Saraç'ın "Ozan kardeş Petöfi" başlıklı bir seslenişi var. Tahsin Saraç şu paragrafla bitirmiş yazısını:

"
Ozanlar kardeş olur. Zulme, karanlığa, bilgisizliğe, açlığa, kısacası kişioğlunu mutsuz kılan her kötülüğe karşı direnmede çağlar boyu sürüp gelmiş bir kardeşliktir bu. Ben de, inancının bedelini yurdu uğruna savaş alanında ölerek ödemiş bu saygıdeğer insanı, halkının hem güzel hem gönlü olabilmiş bu büyü ozanı, PETÖFİ kardeşi, tanıyıp sevsinler diye çevirdim Türk okurlarına.
"

Sonra Sandor Fekete (Macar Bilimler Akademisi uzmanlarından)'nin bir sunuş yazısı var.
En sonra şiirler başlıyor üç bölümde. İlk bölüm Özgürlük İçin, buradan şunları aldım:

ÖZGÜRLÜK İÇİN

KÖPEKLERİN TÜRKÜSÜ

Fırtına ortalığı kasıp kavurmakta
Gökyüzü kurşun bulutlarla kaplı
Alabildiğine kar ve yağmur
Kışın ikiz bacıları.

Ama vız gelir tipi bora
Sıcacık ocak başındayız ya
İyi yürekli efendimiz
Yerleştirdi bizi buraya.

Yiyecek kaygımız da yok
Efendiciğimiz doyduğunda
Bize yetecek kadar artık
Kalır her zaman sofrada.

Gerçi arasıra bir kırbaç
Şaklar ensemizde, şaklar
Ama boş ver; demişler ya
"Köpek kemiği çabuk kaynar" (1)

Efendimiz bizi yine kuçular
Geçiverince o öfkesi
Ve güzel tabanlarını yalamak
Sonsuz sevince boğaz bizi.



--------------------
(1) Macar Atasözü

****Benim şiir bu üstteki, ne dersiniz...****

ÖYKÜNMECİLERE

Şiiri engelsiz, düzgün bir yolda
Tıkır tıkır giden bir araba sanma
Bir kartaldır şiir, özgürce kanat açan
O hiç varılamaz yüce doruklara.

Yeteneksiz ahlaksızlar takımı hep pusuda
Bekler durur nereye açılacak yol diye
Ve açıldığında, üşüşür köpekler gibi
Hepsi de önlerine atılan kemiğe.

Al eline kalemi ve yaz gücün varsa
İlerle hiç kimsenin gitmediği bir yolda
Yoksa bırak bütün o saçma zırıltıları
Sarıl, çok daha iyi, örse ya da sabana.

****Bu yukarıdaki de yazıyorum diyenlere bir tokat oluyor gördüğünüz gibi.****

BEAUREPAİRE

Kral, Fransızların gözünde
Onurunu yitirmişti
(Tam 1830 yıllarında
Ve iki hafta önce olduğu gibi).

Öfkeden pancar kesildi Alman
Ve and içti Tanrı adına
Özgürlüğü ayak altına alıp
Kralı kurtaracağına.

Paralı askerlerini aldı getirdi
Longwy önüne; kent teslim oldu
Sonra ilerleyip Verdun'e doğru
Kuşatma için karargah kurdu.

Ödü patlayan Verdun halkı
Sonunda karar aldı :
Bu beladan kurtulsun da tek
Baş eğecek, teslim olacaktı.

Kale komutanı Beaurepaire
Ne diyor ama baksanıza :
"Teslim olmak diye birşey yok
Tehlike pek büyük değil daha".

"Düşman silahlarımızı pek seviyorsa
Buyursun gelsin, ne diyelim
Gelsin ellerimizden kendi alsın
Biz kendimiz vermeyelim."

Korkak duymazlıktan gelir, derler
Dinlemedi onu İl Genel Kurulu
Ve imzalaması için teslimi
Eline kalemi tutuşturdu.

Beaurepaire kalemi attı yere
Ve kararlı, hemen silahını kaptı
Sonra coşkuyla ve korkusuzca
Alınlarına şu sözleri fırlattı:

Böyle bir utanç ve alçalmadan sonra
Siz yaşayabilirsiniz, ben yaşayamam
Düşmana ancak ölümü bırakırım
And içtim buna ben; tamam!

Ve ölümüm örnek olacak
Arkadan gelecek yiğitlere
Andımı tutuyorum; işte son sözüm :
Ölmek, özgürlük içinde.

Sonra dayadı ve ateşledi
Göğsüne elindeki silahı
Ve bu, koparıp aldı yüreğinden
Yaşamanın o gür kaynağını.

****Bu üstteki şiiri belki bugünün insanı okur da, belki, bir ihtimal, birşeyler anlar diye alıntıladım. Şiirde bahsedilen trajedinin kahramanını bi aratsanıza webde, iki satır bilgi bulacaksınız. Yazık.****

Sonra ikinci bölüm Sevgi İçin başlıyor. Şair Özgürlük, Sevi adındaki şiirini sonradan tüm şiirlerinin en önüne almış. Kitapta da aynen aşağıdaki gibi(eğik yazı değil) yer alıyor.

SEVGİ İÇİN

SEVİ VE ÖZGÜRLÜK
EN GEREKLİ İKİ SÖZCÜK
SEVİ UĞRUNA VERİRİM KELLEMİ
ÖZGÜRLÜĞÜM UĞRUNA DA SEVİMİ

Bir de sonra Yurt İçin kısmı var, oradan birşey almadım şimdilik. Aslında daha çok şiir var vuran, ama yeter şimdilik. Şair Sandor Petöfi, çeviren yine bir şair Tahsin Saraç.

13 yorum:

Çağlar dedi ki...

kevserbanu 2/4/2007
banu demiş;

Sanki bir kitap etüdü yapmaya karar verdik de Çağlar ilk sahnede yer aldı gibi hissettim.

Okuduğunu yorumlarınla paylaştığın için teşekkürler. Gurur, özgürlük ve vatan sevgisi kavramlarının koluna hep onur girmiş. Bu yüzden takdir edişimizi ikiyle çarpabiliriz.

"Teslim olmak diye birşey yok
Tehlike pek büyük değil daha".

Bu satırlar öyle parladı ki diğer satırların kapaklarını açmakta geciktim ya da açtıklarımı erteledim.

Satırlarda kartalın bahsini etmesi ise en doğal olanı. Böyle üstün değerleri olan bir adam yaşayan bir sürüngen olmayı değil de başı dik ölen bir kartal olmayı yeğleyecekti.

Alınacak dersler var hayat adına.

Ve bir kez daha gördüm kalabalıkları memnun etmek adına yazılmaz şiir.

Çağlar dedi ki...

atalet 2/4/2007
=)

SEVİ VE ÖZGÜRLÜK
EN GEREKLİ İKİ SÖZCÜK
SEVİ UĞRUNA VERİRİM KELLEMİ
ÖZGÜRLÜĞÜM UĞRUNA DA SEVİMİ............

ben bunu çok sevdim ..
şimdi beaurepaire'i araştırmaya gidiyorum =)

Çağlar dedi ki...

jidotakafu 2/4/2007
..

Şükür kavuşturana...
Beklemene,beklememize değmiş ...
İyi ki boşvermemişsin beni dinleyip de...

Başka başka da istiyorum ben ...

Özgürlük ve Vatan için yazılmış dizeler daha bir etkiliyor beni caglar...
Normal de şiir okumaktan pek hazzetmem ...
Ama bu konu başlıkları
özellikle özgürlük ,vatan 'a duyulan aşk farklı etkiliyor...
1,5 asır öncesini anıyorum okurken ...
İçim acıyor ...
unutmuyorum böylece...

Sağol...

Çağlar dedi ki...

isimsiz 2/4/2007
İNATCILIĞINI SEVEYİM !

İyiki şu kayıp kitap PETÖFİ Yİ buldun.
"Yitik eşeğini bulan fakir köylünün sevinci" gibi

Öykünerek sevindim.

Hem senin adına
Hem kendi adıma

Hani beraber okumuştuk
Her nasılsa beraber kaybetmiştik...

Bulunmanın ötesinde niye sevindiğimi sen anlamışsındır.

Hadi sevindir kulunu !..

Anlamadım deme;
Sen okumuş adamsın:
"Hem Bilgisayar-Hem Mühendis"

İşte böyle.
Sessizliğimi kaybımızın bulunuşu bozdu.
değilse ben:
Sessiz ve uğultusuz akan ırmaklar gibi
okuyordum.
Müsaadesizce.
BLOG'unuzu...

zamanınızı bu kadar çalabildim
ilerde belki yine...

Sağlıcakla kalın
02.nisan 2007-ANTALYA

Zamanınızı bu kadar çalabildim.

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 2/4/2007
Şart oldu, bu da yine sondan başa yorum toparlamasıdır

* Tanıdık İsimsiz:

Ehe, ehehe. Nasıl mutlu oldum belli değil. Anladım anladım. Ha bu arada bu konuda sevinmeniz sürecek, mesaim devam ediyor. Blog sizin, buyrun.

* Jido:

Ne boşverecem. İnatçıyım kızım ben, büyük makamdan da onay geldiği gibi. Daha yazasım gelen çok şiir var ama hem telif hakları kaygım var, hem de uzun yazı okunmuyor. Bakın ne kadar az yorum geldi yazıya..
Unutma, hiç unutma hem.

* Atalet:

Adam yazdıktan sonra tüm şiirlerinin başına koymuş bunu. Çok kral, çok net iki tercih.

* Banu:

Herkesin içine dokunan birşeyler olacak bu satırlarda. Adam çok kral yazmış.

Çağlar dedi ki...

zuleyla 3/4/2007
...

Petöfi, köpeği ve kemiği ne kadar çok kullanmış şiirlerinde... Bu çok dikkatimi çekti...
Böyle yaparak onurlu ve onursuz olanı o kadar net ayırmış ki...
Hiç kimsenin gitmediği yolda ilerleyebilmesinin sırrı da bu herhalde...

Çağlar dedi ki...

sharquteri 4/4/2007
Kabul buyrun

Dünya ozanı Sandor Pötefi' nin tanıtımına yapmış olduğunuz üstün hizmetten ötürü Macar Bilimler Akademisi adına size sunduğum bu nişanı kabul ediniz Sör çağlarbilir.

Sandor Fekete


Haa, YEC benim kanka olduğundan bu yazıyı onun blogu üzerinden gönderdik. Bu arada türkçem nasıl? Tömer de öğrendim...

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 4/4/2007
sek sek basaraktan

* Zuleyla:
Evet çok kullanmış bu iki -sizin deyiminizle- imgeyi. Daha da var aslında köpekli kemikli şiirler.

* Yec:
Komik adamsın vesselam. (ben vesselam gördüm, valla)
Tömer Türkçe öğretiyo mu yahu.

Çağlar dedi ki...

yicemkelleyi 4/4/2007
KeLLe geldi

şey,nasıl denirkine?ben bişi arıyodum,"çağlar bilir " dediler,geldim baktım.petöfiyi gördüm,petibör sandım,karnımda acıkmıştı,diilmiş
sevi uğruna kellemi vermişim,
inanmayan için fotom şahidimdir.
işe yaramış mı?
tartışırız,
şartlar bi olgunlaşsın hele...

ve KeLLe türküsünü söliyerek gider:
bir kara kaşın,bir kara gözün,
değer dünya malına...

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 5/4/2007
hoşgeldin kelle

etyemezken kelleyi nasıl yiyeceksin ki. neyse vardır senin de bir bildiğin.

Çağlar dedi ki...

Icha 6/4/2007
bence bu sanatsal paylaşımların arkası kesilmemeli, en azından kitap benim de elime geçene kadar sen kesmemelisin :)

Bu yazıya uzunca bir yorum yapmak için bekledim kaç gün, ama hala o durumda değilmişim şimdi farkettim, o yüzden kısacık teşekkür edeceğim şimdilik..
Okurken, içimden bu kadar teşekkür ettiğim bir yazı daha okumuş muydum diye düşünüyorum, okumuştum :) Ama bu da en az onun kadar değerli ve özeldi..
Bu tip paylaşımların daha sık olmasını, benim derhal bu kitaptan edinmem gerektiğini.. düşünüyorum.. Bu yorum beni kesmedi, sonra gelip biraz daha konuşacağım..

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 6/4/2007
1973

* Icha:
Kitap 1973 baskı. Umarım bulabilirsin. Kütüphane ve sahaf önermekteyim.
Ha bu arada "paylaşım" kelimesini sözlükten şu an itibariyle çıkardım, o kadar :)

Çağlar dedi ki...

Icha 6/4/2007
'yasak kelime' hakkında..

Haydaa..:s
Çok mu kullanmışım, sinir bozucu mu olmuş?
Ay yola çıkmadan önce yaptığım şeye bak, herkes valiz hazırlıyo ben yorum :)