10 Eylül 2009 Perşembe

Niye yazayım ki

Şimdi biliyorsunuz politik saçmalıklar yazacağım demiştim. Ama bakıyorum da zaten yazılı basın yeterince yazıyor. Neden yeterince yazıyor derseniz de yeterinden çok daha fazla saçmalık yaşanıyor memleketimde.
Hangi birine odaklanıp yazayım ki:
İstanbul seli bir acayip.
Ankara derebeyi sanki rol çalmaya çalışır gibi, acayip.
Açılıyoruz, acayip.
Şehit oluyoruz, acayip.
Dış politika desen, o zaten allahlık acayip.
Futbol? Ekonomi? Sağlık?
Ya da başka başka başlıklar...

Ben en iyisi az biraz daha susayım.

7 yorum:

imbir dedi ki...

hakkaten her türden acayiplikleri yaşadığımız günler bugünler.daha acayiplerini de gördük.allah selametlik sabırlık versin diye cağnım babaannelerin sesi olayım burdan.

ASLI dedi ki...

Şimdi şöyle oluyor.. :)
Hayır vaz geçtim yoruma böyle başlamicam :)
Derse gitçem az sonra da bi gelim bakim dedim. :)
Eğitim de bi acayip
bak herkeslerin okulu ekimde açılıyo, bayramdan sonra açılıyo;
bizim lanet bilkent iki gündür o dersten çıkıp bu dersse koşturuyo beni. böyle şey olmaz. eğitimde eşitlik olmalı.:)

Çağlar bu konuya da bi el at :)
Hatta rektörle bizzat konuş, seni sever :)
Neyse haydi ailenizin aslısı kaçar :)
Yeni eğitim-öğretim yılının burukluğuyla, kalasınız sağlıcakla :)
ASLI

verocka dedi ki...

susarsan bilki sıra sana gelir.

sonra gelip yorcam bende.
gerci konulardan hangisinden anladığımı tam belirleyemedim ama

verocka2 dedi ki...

çarşambayı sel almamış gördüm

Çağlar dedi ki...

* İmbir:
Ço acayip şiştim. Ve evet bana bunu yapmaya çalışıyorlardı, şişirmeye. Beynim folloş olsun ki algılayamayayım diye. Ama yemem ben bunu. Tek tek hepsine tepki veremesem de bu bende kanıksama yaratmıyor. Aksine alicengiz oyununa getirilmekte olduğum hissi iyice su yüzüne çıkıyor, tepkim artıyor. Genel bir fikir oluşuyor, hepsi yerine kullanılacak. Yemezler diyorum yani.

* Çok Aslı:
Lanet deme ayıp, o da can :D
Ama dur, hallederiz onu da. Sizin rektör iyidir, insanı sever, yeşili korur. :)

* Veroçka 1&2:
Neden ki, basit değil mi konular. Yoksa ben mi nelerden bahsettiğimi yine çok kapalı anlattım?
İstanbul seli derken hükümetin ve istanbul belediye başkanının beyanatlarından bahsetmek istemiştim. Derebeyi derken de, aynı konu ile ilgili olarak ankara belediye başkanının beyanatlarından.
Çarşambayı şu an itibariyle sel almamış olabilir ama bu selin kralının oralarda yaşandığı gerçeğini değiştirmez ki.

sedencik dedi ki...

ne susmak ne de konuşmak...

bir fıkra vardı...
ülkenin birinde halk vergilerden şikayetçi...
sonra üzgün
sonrasında öfkeli
sonra suskun...
en son bir bakıyorlar
çok neşeli ve halk kahkahalarla gülüyor...
yönetim o zaman geri adım atıyor...

sanırım yakındır ölüye diriye güleceğimiz günler...
bir fıkrayı daha başarıyla katlettiğim için içim rahat gidebilirim :)
sağlıcakla...

Çağlar dedi ki...

* Seden:
Yönetim her seferinde vergi ekliyormuş, ve halkın tepkisini ölçmek için de bakıyorlarmış. her adımda senin dediklerin olmuş. Büyük patron her seferdinde devam edin derken, en sonunda neşeyi görünce tamam demiş, yeter.