1 Ocak 2007 Pazartesi

Alerjik ben


Boş boş oturuyorum. Bir işe yarayayım, hem de dandiri de olsa bi yazı olsun, ortamda kendi kendime ettiğim puslu hava biraz aşağı kaçsın dedim. Tabi bunu yapmak için seçtiğim konu birazdan göreceğiniz üzere biraz boktan püsürden olacak, artık kusura bakmayın.

Efendim öyle ulvi bir amacımız yok. Dışarıdan dağlar taşlar gibi, volkanlar çağlayanlar gibi görünen gürbüz ben( tabi evet. hıhı, öyledir kesin. ) alerjik bir bünyeye sahibim efendim. Bu sebepten öğrendiğim, ya da öğrendiğimi sandığım, inandığım zırvalıkları bir yazıya toplayayım dedim. Kesinlikle akademik bir altyapısı olmayan resmiyet içermeyen, dolayısı ile de okununca yapılabilecek hareketlerin tüm sorumluluğu okuyana ait olan bir yazıdır efendim aşağısı.


Öncelikle bu alerji denen hastalık sindirim sistemi... yok dolaşım... yok neydi o, hani vücudu savunan şeyler.. işte onların sisteminin bir hastalığıdır. Vücudunuzda eğer akvuvar abiler tarafından müdahale edilmezse sizi maymuna çevirecek bir pislik olup olmadıığına karar veren bir mekanizma bulunur. Bu sayede hayatta kalırız. O mekanizma işte alerjik bünyelerde biraz dangalakça işler. Öyle adamdan saymayacağınız ıvır zıvırlar için de ikaz üretir bu mekanizma. Tırsaktır yani biraz, sizin anlayacağınız. Bir örnekle açıklayalım. Mesela osuruk kokusu... Yok bu örnekle açıklamayalım, ayıp olacak gibi hissettim. Mesela papatya kokusu (zuhaha, metan gazından sonra pek komik oldu şimdi bu zavallı çiçek) var ortamda. Eğer beğenmiyorsanız bu kokuyu, çiçeği koparır atarsınız ve hatta belki yakarsınız. Ama işi savunma sisteminize bırakırsanız, o çiçeğin kokuya neden olan havada uçuşan ıvır zıvırlarının sanki içinizde nükleer patlamaya neden olacağını sanar ve akciğerlerinizi kapatma kararı verebilir. Aman örnek vermekten sıkıldım. Boşverin, bozuk bir bünye var elimizde işte.

Alerjik olduğunuzda herşeye alerjik olmazsınız. O hastalığımızın genel adı. "Alerji oldum, toplantıya katılamayacağım" zırvası yemez arkadaşlar. Ota boka, o da bi yerinize kaçarsa alerjik tepki verirsiniz. Aksi durumda bişeycik olmaz. Örnekleriyle açıklayacağım. Birşeye ya da birşeylere alerjik oluruz arkadaşlar. Bu birşeyler pek karışıktır. Muz, kedi, buğday, lateks, akar ve benzeri şeyler örnek olarak verilebilir. Bu alerji üreten nesnelerde öyle kesin bir sınır yoktur ama içine de patron ya da ne bileyim öğretmen girmez işin açıkçası. Çok ilginç şeylere alerji duyabilirsiniz. Mesela en son duyduğum şey sperm alerjisi ki vay bu sendroma yakalanmışların haline.

Neyse genelden biraz özele geçecek olursak benim alerji gündemim kedi, köpek, çimen ve ev tozu akarından oluşuyor.

Burada tekrar bilgi vermek gerekirse alerjenlerin ne olduğuna bağlı olarak mevsimsel alerjiniz olabilir ya da tüm sene boyunca çekebilirsiniz bu derdi. Ondan sonra, bir yanlış algıyı da düzelteyim, bitkiler, polenler ve benzeri şeylerin de alerjik tepki verilen zamanları vardır. Ağaca alerjiniz olmaz, çama ya da çınara alerjiniz olur ve bunların tozlaşma ( bitkilerin azıp sevişmesi olayı ) zamanında çoğunlukla tepki üretirsiniz. Zamanınız bellidir yani aslında.

Kediye olan alerjim ise malesef sadece mart ayını kapsamıyor, hemen düz mantık üretmeyin. Kedi, köpek, ev tozu akarı tüm yıl boyunca çekilen şeyler. Çimen mevsimsel alerji. Çimenin de belli bir tipi vardır herhalde beni bozan ama o kadar paranoyak olmadım hiç. Zaten varolan düzeyim birçok arkadaşım tarafından aşırı olarak nitelendiriliyor.

Bu alerjenler farklı şekilde ulaşabilir sizin bünyenize. Burnunuza, ağzınıza kaçar(solunum yolu), elinize, yüzünüze bulaşır(deri yolu), kıçınıza kaçar( ee oo, neyse geçelim..)

Alerjinin düzeyi var, bunun nasıl belirlendiği var bir de. Endirekt dedikleri kan testi var, bir de deri prick(emin değilim böyle yazıldığından) testi var. Kan testinde kan örneği alıyorlar. Önce mono denilen test yapılıyor. Bu testte genel alerjik tepki düzeyiniz (IgE değeriniz) belli bir değerin üzerinde ise stereo teste tabi tutuluyor kanınız ve şuna buna ve ona maruz kalırsanız iflahınız şaşar diyorlar. İflahınızın şaşma düzeyleri var ama bu çok değişken olabilir çünkü değerlendirme skalası test yapan cihaza falan bağlı. Bırakın doktorunuz değerlendirsin. Ya da değerleri alttaki sınır açıklamaları ile birlikte okuyun, siz de anlarsınız. Mesela bende yapılan testin 0-50, 50-100, gibi aralıkları vardı. Kedi alerjeninin karşısında 343> gibi birşey yazıyordu. Deri testi de işte deliyorlar derinizi, alerjenin bir örneğini o deliğe damlatıyorlar, bekliyorlar ve derinizin verdiği tepkiyi(oluşan kızarıklığın çapı) ölçüyorlar.

Kedi köpek ve çimen için yapılacak pek birşey yok çözüm olarak. Korunma yöntemi sakınma.
Kedisi olan biri ile beraber yaşamayı falan düşünmeyeceksin işte. Gülmeyin, Hacettepe erişkin alerji bölümünü kuran adam söyledi bu cümleyi bana. Ev tozu akarları ise ayrı bir paragrafı hak ediyor bu konuda. Bak, hemen alttaki...

Mayt, mite, ya da ev tozu akarına bir bakalım. Mite bu mahlukların ingilizce adı. Mayt da özenti Türkçeleştirmesi. Akar işte. Bunlar hayvan oğlu hayvanlar.  Yani hayvan bunlar. Ev içi kumaşlarda(yani mobilya konfeksiyonunda) yaşıyorlar genelde. Nedir bu: halı, koltuk, yatak, yatak çarşafı, yorgan, yastık vb. Peki neden burada yaşıyorlar... Çünkü bizim vücudumuzdan kopan döküntüler onların yiyecekleri. Deri döküntülerimiz mesela... Tamam burası biraz yukarıdaki osuruk gibi oldu ama biraz daha iğrençleşmem gerekiyor bilim adına... Bu elemanların bizim tepkimizi çeken(alerjik olduğumuz) kısmı feçesleri(sıçtıkları bokları yani) Kibarca akar tersi diyecektim ama kibar biri değilim ki ben :) Çözüm: Temizlik. Yatak çamaşırlarınızı sık değiştireceksiniz. Yıkarken 50 derecenin üzerinde yıkayacaksınız. Evde halı kilim gibi kumaşımsıları an aza indireceksiniz. Mesela benim yatak odamda yer örtüsü niyetine hiç birşey yoktur. Mobilyalarınız hafif ve mümkünse tekerlekli olacak ki kolay temizlenebilsin arkası, altı. Dolaplarınız kapalı kapaklı olacak ki az toz birikimi olsun. Temizlik için o uzay çağı teknolojili süper aletlere bol para bayılmaya gerek yok. Sık süpürün, silin, yeter. Yani bana yetiyor.

Çoğunlukla benim yaşadığım alerjik durumlar solunum ile ilgili. Verdiğim tepkiler de solunumla ilgili oluyor. Kedi alerjim tetiklendiğinde nefes alamıyorum mesela. Akciğerlerimin normal boyutunun çok ama çok altına indiğini, ya da öyle imiş gibi davrandığını hissediyorum. Nefes alamıyorum, boğuluyorum yani. Buradan geleceğim yer şu: Solunumu güçleştiren, kalitesini bozan herşeyden uzak duracaksınız. Sigara, deodorant, iyi havalandırılmamış ortam, nem, kötü bakıldığından faydasından çok zararı olan havalandırma sistemleri(klima hastalığından klima bakterilerinden bahsetmiyorum, o bambaşka bir konu), kokulu temizlik malzemeleri, falan filan... hep düşman. Tekrar söylüyorum kendi kendime, kızım sen anla: Sigara alerjisi yok evet(belki de vardır, bilmiyorum), ama sigara dumanı soluduğumuz havanın içine sıçıyor, ciğerin(içmeyen ciğer, evet) işini yapmasını zorlaştırıyor iyice.

Tedavi? İlaç kullanıyoruz ama o ilaçlar tedavi için değil. Onlar bizim alerjik tepkilerimizi baskılıyor sadece, yanlış anlaşılmasın. Bilinen tedaviler arasında aşı tedavisi var. Desansibilitasyon(Duyarsızlaştırma) tedavisi bu aşı tedavisi denilen şey. Pek meşakkatli. Uygun olan ya da olmayan durumlar var, önermedikleri için yaptırmadım. Panik atak tedavisine benzer bir tedavi metodu var(ki bu literatürde yer almış bir tedavi değil sanırım daha) neyse...

Kedileri konuşabilirdik daha bolca. Biraz daha özel bir şekilde kendi alerji yaşamımı didikleyebilirdik. Ama yeter sanırım bu kadarlık. Zaten iyice uzamış yazı.


17 yorum:

Çağlar dedi ki...

zuleyla 1/1/2007
alercik çağlar

Vayy alerji camiasına bak neler varmış öyle...
Ben en çok maytları sevdim... Hem olaya bakarsak maytların hiç bir suçu yokmuş..
Biz kendimize alerji oluyormuşuz...

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 1/1/2007
ahah

Akarın olası repliği:
- Ulen sıçtığımız bok bize düşman oldu, hayat mı bu be.

heheh

Çağlar dedi ki...

imbirgaripsinbirgaripler 2/1/2007
hehe

bu maytlar için bir firma bi tane elektrik süpürgesi üretmiş ama baya bi pahalı
buna alerjisi olan insanlar için belki gerekli olabilir ama hiç mikropsuz ortamda yaşamakta iyi değil diyor doktorlar.ben küçükken doktor anneme kızmış mesela,çocuğunuzu biraz serbest bırakın hiç mikrop girmemiş vücuduna diye.
benim de kremlere karşı alerjim var arko kremden başka krem kullanamıyorum hemen ellerim kızarıyor ve kabarıyor hatta küçükken test etmiştik bir elime arko diğerine başka krem sürdük diğer elim hemen kızardı kabardı.hehe

Çağlar dedi ki...

hbasak 3/1/2007
alerji

geçmiş olsun diyeceğim ama geçmez de bu meret....Kedi köpekten uzak durmak zorunda olmana üzüldüm; ben bin defa kendime söz versem de, çevrede kuyruk sallayan bir köpek, dize sürtünen bir kedi gördüm mü temas etmeden duramam.......sonra işin yoksa elini yıkayacak yer ara...... kedisi köpeği bol bir yerse 50metre sonra gene bir başkası çıkar karşına....

Çağlar dedi ki...

dilaya 3/1/2007
:D

Aslında biraz kafam karıştı, çünkü senin yazılarının yorumları da kendi içinde ayrı bir yazı oluşturduğundan merak ettim önce yorumları okudum, oraya da son yapılan yorumlar kısmından girdim... Karşıma Başak'ın yorumu çıktı, ben de onu okudum... Sonra yukarı doğru yorumları okumaya devam ettim, sonra farkettim ki senin yazdığım yazının başlarına doğru (çünkü tersten başladım) farkettim ki ben yazıyı okumaya da son paragraftan başlamışım, öle tepeye kadar gitmişim... Bu yüzden nelere alerji olduğunu tek tek öğrendim oysa başlardaki paragrafta toplu halde yazmışsın, sonra bir de dedim ki aaaa Başak nerden çıkardı köpeüe alerji olduğunu diye düşündüm, çünü son paragraflarda köpekler konusunda pek bir açıklama yapmamışsın... Neyse, bence bu büyük bir sorun değil azıcık dikkat edeceksin... Aaaa sen alerji mi dersin ne dersin bilmiyorum, ama bende de yoğurt sendromu var... Hiç yemememişim, bebekken bile zorla yedirdiklerinde çıkarmışım, ateşim filan çıkmış, sonradan doktorlar anlamışlar sütü yoğurda çeviren hainin bünyeme yaptıklarıymış olanlar... Yemem, yiyemem, yersem ölürmüşüm gibi geliyor bana... Tadını bile bilmem... Zaten yemem de yasak...

Ay yoruldum, bir daha tersten okumayacağım yazıları... toparlaması zor oluyor...

Çağlar dedi ki...

butterflyvalley 4/1/2007
:P

efendim; milbe 1
milbe 2
ev tozu karışımı 'nı öneriyorum :PP

( hüdaverdi )


minik bir sual : şu yanda görülen "" I am online "" ne demek pek anlayamadım da...blogculuğu da yeni öğreniyorum malumunuz.....
bu sizin online oldugunuzu gösteriyorsa ; ben nerdeyim :)) ( çünkü şuan sadece 1 kişi online diyor )
yok eğer benim online oldugumu gösteriyorsa ; neden peki diğer girişlerimde offfline olarak görünüyor....
gercekten çok merak ettim ????

buradan sonrası testtir diyorsunuz ?
efendim bu nasıl bir testtir ? allerji testi olmasa gerek :)

"aha düzenle düğmesi" varmış çok şükür.... :P
zaten düzenleyebilmek için cem'in kullanıcı ismi ile girdim ya :))

( h )

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 4/1/2007
hüdaverdi'ye cevap

"X kişi şu an sitede" diyen kısım bu blog sayfasına bağlanmış ve okuyan(web tarayıcısında açık olan) kişileri sayan kısımdır. Yani sizi de sayar. 1 kişi şu an sitede diye bir yazı görüyorsanız mesela, blogda kendi başınızasınızdır.

"Buradan sonrası testtir" cümlesi, test eden bir cümledir ;)

onun altındaki I'm online, I'm offline gibi şeyler yazan simge ise benim kullandığım kişisel mesajlaşma yazılımındaki benim durumumu gösterir. Kişisel mesajlaşma yazılımı olarak ben skype kullanıyorum. Başka bir kişisel mesajlaşma yazılımı örneği MSN'dir mesela. Bu gudubet msn aynen uhu gibi, bir teknolojinin ismi haline gelmiştir. Beni de uyuz etmektedir. Kullanmam.
Yani I'm online görüyorsanız ben skype'da çevrimiçi durumudayım demektir.

Çağlar dedi ki...

butterflyvalley 4/1/2007
hüdaverdi'den teşekkür

açıklamalar için teşekkürler...
şimdi "skype nedir ? " diye soracağım olmayacak... : P
"neyse ne ya hu " diyeyim bari....
msn gibi bir şeymiş onu anladım :)
gerçi test kısmını hala anlamış değilim ama :)

selamlar ...

Çağlar dedi ki...

handeelibir 4/1/2007
@

ahh kıyamam!
Bende de çeşitli alerjiler var; ama zamanla onlarla yaşamayı öğreniyo insan..
tek öğrenemediğim alerjim olan insanlarla birlikte yaşamak .-D

Çağlar dedi ki...

kevserbanu 4/1/2007
Katre'den;

BAZEN "ODUNUM "FELAN DİYORSUN AMA BAK İŞTE ÇAĞLAR KİŞİ, SEN AYNI ZAMANDA DUYARLI BİRİSİN :P HATTA DUYARLILIĞINI ATOPİK SEVİYEYE BİLE ÇIKARABİLMİŞSİN.

YALNIZ ALERJİ MESELESİNİ SENİN DİLİNDEN DİNLEMEK ÇOK ZEVKLİ OLDU. YİNE SENCE ANLATMIŞSIN, ÇOK İYİ OLMUŞ :)

BENİM NEYE ALERJİM VAR BİLMİYORUM HİÇ AMA SABAHLARI GÜNEŞE ÇIKTIĞIM ANDA HAPŞURMA KRİZİNE GİRİYORUM. SENİN KADAR TECRÜBELİ DEĞİLİZ, BİLGİLENDİRDİĞİN İÇİN TEŞEKKÜRÜ BORÇ BİLİRİZ.

ALERJENLERDEN UZAK GÜNLER DİLEYEREKTEN SUSARIM.

Çağlar dedi ki...

Neşe Yaşar 4/1/2007
kötü ben

düşene baş gülücülerden biri olan ben bu konuda da hem yazının ilginçliğine hem de alerjik bünyenize çok güldüm. zuhahahaha da en sevdiğim gülme efektimdir. zuhahahaha...

Çağlar dedi ki...

dolphinblue 5/1/2007
teşekkür ediyorum ben :)

tavsiyen üzerine kemiktozu'nun bloğuna şööylee bir dalış yaptım ve çok beğendim sevgili çağlar... teşekkür ediyorum sana.

ama bu yorum takıntısına pek çok insan gibi kapılıp gitme girişimlerinde bulunduğum için esefle kınıyorum kendimi. halbuki burada olma nedenim sadece yazmak ve keyif almaktı hepsi bu. neden değişime uğradı anlamadım valla...

sevgiler dolphin

yada senin tabirinle dolphin bey :)

Çağlar dedi ki...

vaveylaa 5/1/2007
derdine derman

bak ne dicem Çağlarcım : bizim bir Abdırrahman hoca var bi okutup üfletelim seni. Bişeyciğin kalmaz. Kesin nazardır zaten, doktorlar yanlış biliyodur. Ne dersin.
"İğğğğğ saçmaladın" dedin dimi. Hakkındır vallahi.
Bloğa girmişken boş çıkmayayım bi yorum yazayım dedim. E ama sen de bi c-box koy şuraya da arada oraya da anlamlı bi kaç kelam yazalım (yazabilirimmm dedim sana, hep saçmalamıyorum ya böyle bugünkü gibi)

geçmişler olsun tekrar

Çağlar dedi ki...

sharquteri 7/1/2007
Anam anam

Valla allah ta seni guldursun caglarcim, yazini kahkahalarla okudum ne var ki yanimdaki adamlar da merak edip ekrana dogru baktilar. Tabi turkce bilmediklerinden, "bi tercume ediver kuzum" seklinde bakmakla yetindiler. Valla ben ise hic ugrasmadim efendim, elin gavuruna simdi isi gucu birakip maytlari mi anlatacagim...

Bu arada senin agzin biraz bozulmus mu caglar? Hahahaaha, neyse hosuma gitti, cok samimi olmus, yalniz benim anlayamadigim tek bir nokta var. Istersen cevabini e-mail adresimi de atabilirsin?

abi, sperme alarji nasil oluyor?

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 7/1/2007
yec'e cevap

öncelikle töhmet altında kalmamak için hemen şunu belirteyim: ben anlamam sperm alerjisinden :)

sadece gazetede okuduğumu hatırlıyorum. bazı hanım kısmısının adamın sperm sıvısına alerjik tepki verdiğini yazıyodu. bence hatun kişi adama bakıyo(görücü usulü evlendirmişler ya, var uyuzluk) beğenmiyo, böyle bir dandiri yalan uyduruyo. herife kendini sepetlettiriyo.

budur.

not: abi ağzım hep bozuktu da, tutmaya çalışıyordum kendimi. tutmayabilirim bundan sonra.

Çağlar dedi ki...

farmau 7/1/2007
mrb

Bu konuda sonsuza kadar yazabilecek kadar çok şey biliyorum diyebilirim ama tabiki burda uzatmayacağım neden mi çünkü işte bende o tiplerden biriyim,ota,böceğe,iğneye,ilaca yani aklına ne geliyorsa hemen hemen hepsine alerjim var,buğüne kadar denemediğim ne yöntem kaldı ne tadavi ama kurtulmam ne mümkün,son zamanlarda sinirlendiğim üzüldüğüm zamanlarda bile hemen kızarmaya başlıyorum.
Sanırım bir kaç gün önceydi herkez bana şu sperm alerjisi konusunda espri yaptı burda okuyunca aklıma geldi yine..
Tamam kabul ediyorum alerjisi olanlar için en iyi espri konusu...

Alerjiyle yaşamak çok zor sanada kolay gelsin diyorum

Çağlar dedi ki...

caglarbilir 8/1/2007
ümmühan

buldum bizim şu sistemin adını:

ümmün... yok
hümmün .. ııh
himmün ... cık
immiiinnn .... huoff

amaann, neyse işte o sisteme buna benzer birşey deniyor.


not: hoşgeldin farmau. teşekkürler, sana da kolay gelsin.