Bir dizi baktım, sahne cezaevinde idi. Kadın karakter yanındakine "seviyordum, öldürdüm" dedi.
İnsanın algısına bağlam bulaşır. Aynı olguyu farklı bağlamlarda farklı algılar. Algısı kayan kişi zaten doğru olguyu değerlendiremeyebilir de. En önemli başlığa/köken sebebe değil de, farklı/tali noktalara odaklanabilir. Bu hastalıklı durum tekrar eder hale gelirse, kişiden kişiye bulaşırsa paradigma kaymasına uğranır. Artık yeni bir doğru/gerçek çerçevesi vardır. bu iyi de kötü de olabilir. Önemli olan hata yapmamak, doğru yapmak, değişim elimizde ise de doğruya doğru yöneltebilmektir.
Hayatımızı da yaşadıklarımız değil, yaşadıklarımıza yüklediğimiz anlam şekillendirir zaten.
Not: Yazdıklarım bilimsel bilgi gibi değil, cahil cesareti gibi algılansın lütfen.
Kayıtlar
10 yorum:
alpernatif 3/12/2007
günaydın
İşin bilimselliği ya da cahil cesareti felan değil de
Bir konuda katılamayacağım
Bana göre hayatı şekillendiren tam anlamı ile yaşadıklarımız
Yaşadıklarımıza yüklediğimiz anlamlar,kendimizi avutmak ya daiçimizi soğutmak adına yaptığımız hareketler
Ve biz o anlamları yükleyene kadar,hayat zaten yaşadıklarımızdan dolayı bir yola girmiş gidiyor
atalet 3/12/2007
.
uzun yazasım var..
keyfim yok uzun yazacak..
kestirmeden gideyim..
kahve falı gibi ..
gördüğün şekil değil..
yorduğun niyet belirler.. durumu..
ayni olaya tanıklık edip..
benzer olayı yaşayıp..
farklı derslerle çıkabilmektir..
insanın rengini belirleyen..
bunda da kötü bişey yoktur..
yaşanır işte..
ister tadı çıkarıla..çıkarıla..
ister.. surat ekşitile ekşitile..
hakkımız olmayan tek şey..
başkalarının suratına da bulaştırmaktır..
kendi surat ekşiliğimizi..
ben o yüzden gülerek ders çıkarmayı seçenlerdenim..
yoksa tatsız bişey yaşamamışlığımdan değil..
verocka 3/12/2007
..
şu an algım kayık galiba
sonra yorcam
pelinsworld 3/12/2007
...
"Hayatımızı da yaşadıklarımız değil, yaşadıklarımıza yüklediğimiz anlam şekillendirir zaten."
çok güzel söz
ne yaşadığının farkında olmayan ne bilecek ki
kabul algı farklı
ama aynı zamanda sınırlı da
kim hangi objede ne görmek istiyorsa neye ihtiyacı varsa onu arar ya da onu bulur direkt... tarafsız olmalı anladığını anlamlandırabilmeli uzaktan geniş açı ile bakabilmeli...
sözü sevdim ben...
iyi haftalar :)
sarkuteri 4/12/2007
Seviyordum, öldürdüm
Seviyordum, öldürdüm.
Hoşlanıyordum, bacağını kırdım.
Vallahi bu öyle böyle bi kayma değil, bu sözün sahibinin tüm algıları tepe taklak olmuş. Bunu herhalde, seviyordum, bana yüz vermedi, başkasını sevdi o yüzden vurdum şeklinde anlayacağız.
Ehh yine ne pek sağlıklı bir algı sayılmaz. Bunu diyen de bayanmış üstelik... Yav, ne biçim dizi çekmeye başladı bu insanlar...
Paradigma kaymasından bahsetmişsin ya bence toplumların birbirinden çok farklı yönlere kayık paradigmaları var. Namus cinayeti bazı yerlerde hala alkışlabilmektedir... Peki bunu bilmemize rağmen bizce "doğru" olan o noktaya nasıl çekeceğiz bu insanları? Doğruluk ve insani değerler tüm dünya insanları tarafından benimsenmedikçe nasıl bağlayacağız herkesi bir gerçeklik direğine?
Sana sormuyorum tüm bunları, bir an moralim bozuldu da...
imbirgaripsinbirgaripler 4/12/2007
**
hakkat bu kadının algılaması baya sapmış.belki hırsı da rol oynamış olabilir.ama insan sevdiğini nası öldürür ya hu.sever,öper,bağra basar koynundan öper,gıdısından gıdıklar.
yok sevmiyodur o sevdiğini zannediyordur.
işte sevgiye bakış açısı böyle demekki.sadistçe.
somebuddy 5/12/2007
ay gene neler yazdırdın bana?
"Hayatımızı da yaşadıklarımız değil, yaşadıklarımıza yüklediğimiz anlam şekillendirir zaten"
bu cümleye bakarak tümdengelimden hareket edecek olursak bu durumda aslında herşeyi yaşadıklarımız şekillendirir demek mümkün değil mi? zaten yaşadıklarımız algılamamızı da şekillendirmiyor mu? ayrıca, ben yaşadıklarımıza değil de, yaşamadıklarımıza da anlam yüklemek gerektiğine inananlardanım.. algımızı geliştirmek için bizim dışımızdan da bakabilmek gerekir bence olaya.. öyle ki bir ayna düşün şimdi.. bu aynadaki yansımana bir senin kendi gözlerin bakıyor.. ama aynı yansıma başkasının gözlerinde belki de bambaşka şekilleniyor.. o yüzden işte bizi seven kadar, bizden nefret edene de bakabilmeliyiz.. yaptıklarımızı değil de, yapmadıklarımızı da fark edebilmeliyiz.. sevmediğimiz bir yemeği, okumadığımız bir kitabı, dinlemediğimiz bir şarkıyı, gitmediğimiz bir şehri görmeye çalışmalıyız.. seçimlerimiz çoğu zaman olduğunu sandığımız bizim seçtiklerimiz olduğundan, bilmediklerimizde saklı olabilecek esas bizi görebilmek için cesur olmalı ve risk alabilmeliyiz..
amaniin ne dedim ki been? sustum :)
farmau 5/12/2007
...
Bu cümle içinden çıkılamayacak kadar engebelerle doludur zaten' "Seviyodum ,öldürdüm" İçinden çıkabilene aşkolsun derim ne zaman duysam.
İnsan doğasından kaynaklanan su katılmamış bencillikten başka bir şey de değil ama bazen de yaşamayan bilemez gibi laflar edebiliyorum :))
verocka 6/12/2007
...
yanılsamalı gercek diye bir kavram duymuştum ilk mektepte okurken
olayları algılarken gercek gibi görünsede algıdaki yanılsama o vakayı bize doğru diye gösteriyordu
yaf çağlar nerden buldun bu konuyu ne diyeceğimi bilmiyom
sustum işte
caglarbilir 7/12/2007
nası toplasak ki acep
* Alper:
Algı konuşmuştuk ya abi, sen de öyle algılıyorsun, birşey diyemem.
* Atalet:
Yüzüme bakıyorsa, göreceklerine hazırlıklı olacak. yoksa, olmaz.
* Veroçka1:
Oluurr.
* Pelin:
Valla söz güzel de... eminim ki ben üretmemişimdir bu sözü. Kesin biryerlerde duymuş ya da okumuşumdur, size satıyorumdur. Yoksa ben nerde bu söz nerde :)
Olsun ama güzel di mi.
* Yec:
Yazı sanki tam olmamış gibi hissettim senin yorumu okuyunca. İlk düşündüğümde aklımda olan bazı nüansları yazıyı yazarken koyamamışım. Mesela şunu demeye çalışıyordum örnek ile; İnsan hayatının alınmasından bahsediliyor, öldürmekten. Sebep olarak sevmek konuyor ortaya, ki saçma. Buna, ortam hapisane olduğu için tepki vermiyor karşısındaki, bu da bağlamın algıyla oynaması bence.
Kararma abi, çim işindesin, çim olsun diye uğraşıyosun. Çok olunca da kesiyosun di mi... Birşey olmaz. Keseriz.
* İmbir:
Neden yapar... bu irdelenmeli zaten o konuda aslında. Ya da yok, irdelenmemeli. Boşver :)
* Sambadi:
Bana mühendis diyen, direk hesap kitap adamı diyen, düz adam diyenler utansınlar. Fikirde o kadar da üç artı beş eşittir yedi diyenlerden değilim, bilemem. O an aklıma bu gelmiş, onu demişim ben.
Evet, kendi dışımızdan bakabilmek konusunda aynı fikirdeyim. Ama nasıl yapılır hakkıyla, bilemem. Çünkü zaten yapamadıklarımız var, onlardan da fazlasını yapmayı öneriyorsun.
* Farmau:
Valla iyi diyosun, doğru. Neden dedi çözmek için o olmak gerekiyor.
* Veroçka2:
Hehe, bende çok konu var da, ben de bulup çıkaramıyom. Zor oluyor.
Algı kayması, yanılsaması, yansıması.. çok kavram var. Bilmiyom.
Yorum Gönder