Nasıl hissediyorsunuz kendinizi,
Rüzgar ile savrulan bir yaprak gibi mi, yoksa o yaprağın güdeni rüzgar gibi mi.
Her iki rolün de kendine has yanı olduğunu, yaprağın o kadar da edilgen değil, rüzgarın da sandığınız kadar patron olmadığını algılayabiliyor musunuz.
-Ne yapsam. Şimdi, şu noktadan itibaren rüzgara düşman mı yazsam. Yok olmaz, yapılmaz, o da bizdendir.-
Hani nasıl deniyordu, "yağmasa da gürler", yani onun da içinde birşeyler var yapamadığı. Havamızı alalım da bir.
Yaprak, kardeşleriyle birlikte, ağaçtandır. Onlarla toplama, çarpma yapınca da orman eder. Safları iyi tutmuş ormana rüzgar işlemez.
Ben kuru bir yaprağım, ne işe yarayacak benim uçuşmalarım, onu bile kendi başıma yapamıyorum deme. Özündeki can bana ne kadar lazım, bir bilsen.
Hadi....
Kayıtlar
8 yorum:
dolphinblue 19/5/2007
süper!
ya süper yazmışsın yaaaa
yemin ediyorum bittim ben bu yazıya...
cümle aralarında çok derin şeyler gizli...
düşünüyorum da ben gerçektende rüzgarda savrulan bir yaprak mıyım? yoksa yaprağı savuran rüzgar mı?
sanırım savrulan yaprağı oynuyorum bu ara... çünkü o rüzgara gereksinimim var benim... ilerde yaprağı savuran rüzgar olabilmem için belkide...
kevserbanu 20/5/2007
Banu dedi;
Varı da yoku da bildiğimiz kadarıyla kabul ederken varın tadını çıkarmayı başka bir varolandan biliriz. Kıyasla, yakınlıkla, şahit olmakla...
Hepimiz varız ve bunun farkındalığını tatmanın en iyi yolu birlikte olabilmeyi başarmak.
Biliriz var olduğumuzu da birlikteyken daha çok biliriz.
Milletleri bir kılan da bu varlğın özünde aynıları paylaşmamızdan değil mi?
Varsa vardır daha da var yapmak bizim elimizdedir.
Rüzgar da, yaprak da, herkes de saygı duracaktır bu safları sıklaştırılırsa.
Bizim aslında hangisi olduğumuzdan çok neler yapabileceğimizin farkında olşuumuz önemli.
İnsanız. En önemliyiz.
vaveylaa 20/5/2007
dokundu bu bana
"Ben kuru bir yaprağım, ne işe yarayacak benim uçuşmalarım, onu bile kendi başıma yapamıyorum deme. Özündeki can bana ne kadar lazım, bir bilsen.
Hadi...."
kendimi ne zaman bulacağım ben, çok mu geç kaldım yoksa. Hadi... diyorum ben de ama... O ama'nın içinde de bin tane şey var şimdi, ne burada açıklayabilirim ne de zaten kendime açıklayabiliyorum.
Gör bak ne ettin bana sabah sabah.
O o foto hangi foto değil Çağlar, anlamadı ben.
caglarbilir 20/5/2007
yapraklarüzgar
* Dolfin:
Evet gençsin sen, kendini yaprakla özdeşleştirenleri genç ilan ettim gitti :)
başınızda kavak yelleri...
* Banu:
Tabi ya, evet.
* Vav:
Neyin parçası olduğuna bak eğer kendi başına kendine anlam veremiyorsan.
Fotokonusu: Senin son yazındaki son foto anlattığı iddia edilen şeyleri anlatmıyor. Yorum o ki, o fotodakiler Türk askeri değil, bilgin olsun. Kaynak aradım sabah da, bulamadım eskiden okuduklarımı, kusura kalma.
yicemkelleyi 21/5/2007
ama
er kişi niyetine diyince destuuur dedim bir kayıpta burda var.ama değil herhal.
son paragraftanda şunu çıkarttım
"ben bir garip çingeneyim,gümüşlü zurna neyime" deme
"sen gelmezsen bir kişi eksiğiz"
yicemkelleyi 23/5/2007
Ulus'a istinaden
Gördün mü Çağlar,biz diyoruz yaprak-rüzgar onlar diyor kan-feryat...
Hepimize geçmiş olsun,tekrarı yaşanmasın.
Aklıma sen ve bir başka arkadaşım geldi akşam,ateş düştüğü yeri yakar ya nasıl bir bencillikse bu yanmak istemedim...
atalet 23/5/2007
=)
bi de meyve var..
dibine düşen =9
bi de meyve olmak var..
yeni başlangıçlar için =)
kuru yaprakta meyve taşıyan ağaç var mı ki.. =)
caglarbilir 24/5/2007
burada da eksik kalmayalım
* Kelle:
Abla sen beni iyi anlıyon, ama zor şeyler söylemiyorum değil mi ;)
* Kelle2:
Bencil gen diye bir kitap mı vardı, yoksa aklım benimle oyun mu oynuyor. Olmazsa yazarız bir tane. Kendi varlığınızı devam ettirmeniz elzem, herhangi bir şey yapabilmeniz için. Normal bu yani.
Geçmiş olsun evet. Memleketimize geçmiş olsun.
* Atalet:
Yoktur herhal, bilmiyorum. Ama çok lazım olursa yaprakta da tüm bitkinin özü bulunur. Tamam çekirdek kadar olmasa da, yarar...
Yorum Gönder